insanların genetik mirasını değiştirir

insanların genetik mirasını değiştirir teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
insanların genetik mirasını değiştirir modify the genetic heritage of human beings

insanların genetik mirasını değiştirir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
bitkileri genetik olarak değiştirir genetically modifies plants
mirasını sürdürüyor continues the legacy
mirasını geride bırakır leaves behind a legacy of
unesco ile dünya mirasını belirlemek designate world heritage by unesco
mirasını korumak preserving its heritage
mirasını istemek ask for his inheritance
mirasını sürdürüyor carries on his legacy
mirasını bırak part your legacy
mirasını almak receive its inheritance
mirasını arttırır enhances a legacy
mirasını sürdürmek to continue his legacy
mirasını korumak secure his legacy
mirasını kucaklamak embracing its heritage
, avrupanın kültürel mirasını sayısallaştırarak , digitising europe's cultural heritage
mirasını korumak to conserve their heritage
geçmişin mirasını ele almak address the legacy of past
genetik erozyon tehlikesi altındaki bitki genetik kaynaklarını. plant genetic resources under threat of genetic erosion.
değiştirir modifies
değiştirir alters
yerini alır ve değiştirir supersedes and replaces
alıcı anteni yeniden yönlendirir veya yerini değiştirir. reorient or relocate the receiving antenna.
değiştirir ve yerini alır replaces and supersedes
iptal eder ve değiştirir cancels and replaces
el değiştirir changes hands
oyunu değiştirir changes the game
vites değiştirir shifts gears
her şeyi değiştirir changes everything
her şeyi değiştirir it makes all the difference
kontrolü değiştirir changes control
değiştirir it replaces
su yer değiştirir displaces water
para yok el değiştirir no money changes hands
lütfen değiştirir misin could you please change
taşır, ekler ve değiştirir moves, adds and changes
sanatçısını değiştirir lineup changes
nem değiştirir displaces moisture
için değiştirir amends for
o değiştirir he replaces
yerini alır veya değiştirir supersede or replace
bu her şeyi değiştirir that changes everything
ile değiştirir replaces it with
oyunu değiştirir changes the game for
ile değiştirir replaces with
değiştirir ve başarılı olur replaces and succeeds
bu her şeyi değiştirir this changes everything
değerleri değiştirir changes values
bu belge değiştirir this document replaces
kesin olarak değiştirir amends that certain
statü değiştirir changes status
personel değiştirir changes staff