söylemek istediği her şey

söylemek istediği her şey teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
söylemek istediği her şey everything he wanted to say

söylemek istediği her şey terimi için benzer kelimeler ve anlamları
istediği zaman istediği zaman at any time requested by
söylemek istediği şeydi what wanted to say was
kalbinin istediği her şey everything your heart desires
kalbin istediği her şey everything the heart desires
tek istediği şey all he wants is
istediği herhangi bir şey anything it wants
insanların istediği şey is what the people want
istediği son şey the last thing she wants
istediği herhangi bir şey anything she wants to
müşterinin istediği şey what customer wants is
her şey için bir yer ve her şey yerine a place for everything and everything in its place
her şey ve her şey every act and thing whatsoever
her şey ve her şey all and every act and thing
her şey ve her şey gider everything and anything goes
her şey her şey everything it all
her şey, her yerde, her zaman anything, anywhere, anytime
amerika'nın istediği yere zorla girmesi ile ilgili no-knock
demek istediği is intended to mean
istediği gibi sonlandırılabilir terminable at will
demek istediği intended to mean
istediği gibi as he wanted
istediği gibi as he pleases
istediği gibi as he will
istediği gibi as it pleases
istediği gibi as it wishes
istediği gibi as he requested
istediği gibi as he wishes
bu teklifi istediği zaman geri çekme hakkı right to withdraw this offer at any time
istediği gibi as it desires
onun istediği what she wants
istediği that he requires
tek istediği all he wanted
istediği gibi as he intended
istediği zaman when he wants
demek istediği assumed to mean
demek istediği is intended to mean that
istediği gibi as one wills
istediği gibi as it demands
istediği gibi as it dictates
istediği gibi as he requires
istediği kadar as much as she wanted
istediği kadar much as he wants
istediği gibi as she wishes
istediği halde although she wanted
sanatçının istediği gibi müzik music as the artist intended
istediği gibi as he seeks to
istediği gibi as he asked
allah'ın istediği allah willed it
bütün istediği all she wanted
istediği gibi as he desires