yakından ilişkili olmak

yakından ilişkili olmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yakından ilişkili olmak being closely related

yakından ilişkili olmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları

çok yakından ilişkili olmak become too closely associated
yakından ilişkili olmak to be closely associated
yakından ilişkili olmak be closely related
yakından ilişkili closely associated
yakından ilişkili closely associated with
yakından ilişkili closely correlated
yakından ilişkili are closely related
yakından ilişkili intimately related
yakından ilişkili closely interrelated
daha yakından ilişkili more closely related
yakından ilişkili intimately associated
onlar yakından ilişkili they are closely related
en yakından ilişkili most closely associated
yakından ilişkili correlates closely
yakından ilişkili değil not closely related
yakından ilişkili para birimleri closely correlated currencies
yakından ilişkili is closely associated
yakından ilişkili kişiler closely related persons
yakından ilişkili virüsler closely related viruses
yakından ilişkili yapılar closely related structures
yakından ilişkili are closely correlated
daha yakından ilişkili more closely associated
yakından ilişkili maddeler closely related substances
yakından ilişkili bileşikler closely related compounds
yakından ilişkili terimler closely related terms
yakından ilişkili has been closely associated
daha yakından ilişkili is more closely correlated
ile yakından ilişkili is closely associated with
yakından ilişkili closely attributable
ile yakından ilişkili olmuştu had become closely associated with
yakından ilişkili alan. closely related field.
yakından ilişkili suşları strains closely related
muhtemelen yakından ilişkili likely be closely related
yakından ilişkili değil are not closely correlated
bu yakından ilişkili this is closely correlated
en yakından ilişkili most closely correlated
çok yakından ilişkili very closely associated
çekirdekle yakından ilişkili closely related to the core
kapsamla yakından ilişkili closely related to the extent
ilişkili ilişkili activated associated
yakından yardımcı olmak closely assist
yakından çalışıyor olmak be working closely
yakından benzer olmak have a close resemblance
muhtemelen yakından olmak likely be closely
sonuncusu yakından bağlı olmak the latter being closely connected to
yakından bağlı olmak be closely connected
gelişmeleri yakından izliyor olmak be closely watching developments
daha yakından olmak to be more closely
daha yakından iç içe olmak become more closely intertwined
ilişkili olmak to be associated with