katlanarak büyüme yaşandı

katlanarak büyüme yaşandı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
katlanarak büyüme yaşandı experienced exponential growth

katlanarak büyüme yaşandı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
hızlı büyüme yaşandı experienced rapid growth
önemli bir büyüme yaşandı experienced significant growth
büyüme yaşandı experienced a growth
olağanüstü bir büyüme yaşandı experienced remarkable growth
katlanarak exponentially
katlanarak büyümek grow exponentially
katlanarak büyüyor growing exponentially
katlanarak artıyor exponentially increasing
katlanarak büyüdü grew exponentially
katlanarak büyür grows exponentially
katlanarak büyüdü grown exponentially
katlanarak artırmak increase exponentially
katlanarak arttı increased exponentially
katlanarak daha fazla exponentially more
katlanarak artar increases exponentially
katlanarak yükselmek rise exponentially
katlanarak artıyor increasing exponentially
katlanarak hızlı exponentially faster
katlanarak büyüyor is growing exponentially
katlanarak büyüdü has grown exponentially
katlanarak artıyor increasing exponentially with
katlanarak gelişen evolving exponentially
katlanarak genişlet exponentially expand
katlanarak arttı has increased exponentially
katlanarak artmıştır is increased exponentially
katlanarak artıyor has been increasing exponentially
katlanarak by concurring
katlanarak bozulan nabız exponentially decaying pulse
katlanarak arttı have increased exponentially
katlanarak büyüdü have grown exponentially
ve katlanarak büyüyor and growing exponentially
katlanarak in cassation to
katlanarak olmak exponentially becoming
katlanarak at an exponential pace
artış yaşandı experienced an increase
deprem yaşandı experienced an earthquake
yaşandı was experienced
belirsizlik yaşandı uncertainty experienced
tartışmalar yaşandı debates have taken place
dönüşüm yaşandı transformation undergone
huzursuzluk yaşandı experienced restlessness
durum yaşandı situation experienced
canlanma yaşandı experienced a revival
bir patlama yaşandı underwent a boom
bir skandal yaşandı there was a scandal
misilleme yaşandı experienced retaliation
ayrıca yaşandı has also been experienced
semptomlar yaşandı symptoms experienced
bölge yaşandı the region experienced
şiddet yaşandı violence took place