birinci derecede

birinci derecede teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
birinci derecede in the first degree

birinci derecede terimi için benzer kelimeler ve anlamları
birinci zaman aşımına uğramış birinci first-expired-first
birinci dönem birinci sınıf öğrencisi first semester freshman
birinci derecede endişe prime concern
birinci derecede cinayet murder in the first degree
birinci derecede tecavüz rape in the first degree
birinci derecede saldırı assault in the first degree
birinci derecede hırsızlık burglary in the first degree
güven birinci derecede trust is at a premium
birinci derecede önemli is of first importance
birinci derecede adam öldürme manslaughter in the first degree
birinci derecede sahtecilik forgery in the first degree
orta derecede ciddi derecede aktif moderately to severely active
orta derecede ciddi derecede zayıf moderately to severely underweight
orta derecede ciddi derecede aktif olan with moderately to severely active
birinci hava kuvvetleri air force one
birinci el at first hand
birinci gün day one
seksen birinci eighty-first
on birinci değişiklik eleventh amendment
elli birinci fifty-first
birinci sınıf first classman
birinci kat first floor
birinci hareket kanunu first law of motion
termodinamiğin birinci yasası first law of thermodynamics
birinci lord first lord
birinci şahıs first person
birinci dünya savaşı first world war
birinci sebep argümanı first-cause argument
birinci sınıf first-class
birinci derece first-degree
birinci derece yanık first-degree burn
birinci derece cinayet first-degree murder
birinci dolar teminat first-dollar coverage
birinci ayak first-foot
birinci nesil first-generation
birinci amaç first-intention
birinci dereceden first-order
birinci şahıs nişancı first-person shooter
birinci sınıf first-rate
birinci termer first-termer
birinci olarak firstly
kırk birinci forty-first
birinci sınıf öğrencisi freshman
birinci sınıf haftası freshman week
birinci sınıf freshmen
birinci sınıf öğrencisi frosh
birinci kısa iambus
birinci satırın cepleri line one's pockets
mendel birinci kanunu mendel's first law
birinci basamak hekimi primary care physician