klinik olarak çalışılmış

klinik olarak çalışılmış teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
klinik olarak çalışılmış clinically studied

klinik olarak çalışılmış terimi için benzer kelimeler ve anlamları
resmi olarak çalışılmış formally studied
özel olarak çalışılmış specially studied
en iyi çalışılmış most well studied
iyi çalışılmış well-studied
yoğun çalışılmış extensively studied
yaygın çalışılmış widely studied
yakından çalışılmış closely studied
kötü çalışılmış poorly studied
çalışılmış iş studied business
dikkatlice çalışılmış carefully studied
çalışılmış aşımı well-worked-out
yoğun çalışılmış studied extensively
derinlemesine çalışılmış studied in depth
detaylı çalışılmış studied in detail
yoğun çalışılmış intensively studied
iyi çalışılmış is well studied
iyi çalışılmış are well studied
çalışılmış örnekler worked specimens
ayrı ayrı çalışılmış studied separately
az çalışılmış are little studied
derinlemesine çalışılmış have been studied in depth
mükemmel çalışılmış perfectly studied
çalışılmış tarafsızlık studied neutrality
nispeten iyi çalışılmış, relatively well studied,
kapsamlı çalışılmış comprehensively studied
iyi çalışılmış has been well studied
çalışılmış mektuplar studied letters
çalışılmış having been studied
klinik olmayan ve klinik nonclinical and clinical
klinik olmayan ve klinik çalışmalar nonclinical and clinical studies
klinik öncesi, klinik veya farmakovijilans verileri pre-clinical, clinical or pharmacovigilance data
potansiyel olarak klinik olarak potentially clinically
klinik olarak clinically
klinik olarak ölü clinically dead
klinik olarak obez clinically obese
klinik olarak kanıtlanmış clinically proven
klinik olarak anlamlı clinically significant
klinik olarak alakalı clinically relevant
klinik olarak test edildi clinically tested
klinik olarak belirtilmiş clinically indicated
klinik olarak anlamlı clinically meaningful
klinik olarak önemli clinically important
klinik olarak sessiz clinically silent
klinik olarak belirtildiği gibi as clinically indicated
klinik olarak depresif clinically depressed
klinik olarak yönlendirilen clinically driven
klinik olarak belirgin clinically apparent
klinik olarak kanıtlanmış faydalar clinically proven benefits
klinik olarak belirgin clinically evident
klinik olarak izole edilmiş sendrom clinically isolated syndrome