beklenmedik hava olayları

beklenmedik hava olayları teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
beklenmedik hava olayları unexpected weather events

beklenmedik hava olayları terimi için benzer kelimeler ve anlamları
beklenmedik yaşam olayları unexpected life events
beklenmedik hava unexpected weather
aşırı hava olayları extreme weather events
hava olayları weather events
şiddetli hava olayları severe weather events
hava olayları weather phenomena
olumsuz hava olayları adverse weather events
daha aşırı hava olayları more extreme weather events
aşırı hava olayları extreme weather phenomena
diğer aşırı hava olayları other extreme weather events
şiddetli hava olayları violent weather events
aşırı hava ve iklim olayları extreme weather and climate events
hava olayları weather occurrences
kuraklık gibi aşırı hava olayları extreme weather events such as drought
hava olayları aerial phenomena
hava ve iklim olayları weather and climate events
hava akımı olayları air rage incidents
aşırı hava olayları extreme weather occurrences
dramatik hava olayları dramatic weather events
son aşırı hava olayları recent extreme weather events
iklim ile ilgili aşırı hava olayları climate-related extreme weather events
kış hava olayları winter weather phenomena
yüksek etkili hava olayları high impact weather events
kötü hava olayları. inclement weather events.
beklenmedik bir şekilde off one's guard
beklenmedik unexpected
beklenmedik unexpectedly
beklenmedik unforeseen
taahhütler ve beklenmedik durumlar commitments and contingencies
beklenmedik olaylar unexpected events
hiç beklenmedik olay a bolt from the blue
beklenmedik büküm unexpected twist
beklenmedik ödenek contingency allowance
beklenmedik şekilde değil not unexpectedly
beklenmedik şekilde on a contingency basis
beklenmedik bir şekilde quite unexpectedly
beklenmedik bir an unexpected
beklenmedik durum unexpected situation
beklenmedik maliyetler unexpected costs
beklenmedik olaylar unforseen events
beklenmedik değil is not unexpected
beklenmedik olaylar unanticipated events
beklenmedik bir şekilde rather unexpected
beklenmedik şekillerde in unexpected ways
beklenmedik yollar unexpected ways
beklenmedik kesinti unexpected downtime
beklenmedik değişiklikler unexpected changes
beklenmedik sorunlar unexpected issues
beklenmedik giderler unexpected expenses
tamamen beklenmedik completely unexpected