gizlice girmeyi başardım

gizlice girmeyi başardım teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
gizlice girmeyi başardım i manage to sneak

gizlice girmeyi başardım terimi için benzer kelimeler ve anlamları
gizlice gizlice sneaking a peek
girmeyi kabul etmek agree to enter into
girmeyi önlemek prevent from entering
yürürlüğe girmeyi bekleyen pending entry into force
girmeyi kabul etti agreed to enter into
girmeyi kabul eder agrees to enter into
taraflar girmeyi kabul ediyor the parties agree to enter into
bu sözleşmeye girmeyi kabul etmiş have agreed to enter into this contract
girmeyi içerir involves entering
girmeyi gerektir require entering
girmeyi reddetme refusal to enter
girmeyi seçti chose to enter into
hapse girmeyi hakediyor deserve to go to jail
girmeyi planlıyor is planning to enter
girmeyi düşünün consider entering
bir sözleşmeye girmeyi kabul etti agreed to enter into a contract
kanalizasyona girmeyi önlemek prevent entry into drains
girmeyi reddediyor refuses to enter
etkileşime girmeyi severim i like interacting
içeri girmeyi öğren learn to go within
onların çıkarına girmeyi düşünmek consider to be in their interest
yapıcı bir diyaloga girmeyi taahhüt committed to engaging in constructive dialogue
yükümlülüklere girmeyi taahhüt etmemek not commit to enter into obligations
girmeyi başardılar have managed to enter
girmeyi reddet decline to enter
girmeyi seçme choosing to enter
araya girmeyi başardık we managed to interrupt
girmeyi reddetti refused leave to enter
zorla girmeyi önleme break-in prevention
girmeyi önerir proposes to enter
girmeyi teklif etmek propose to enter into
sözleşmeye girmeyi reddetmek refuse to enter into a contract
girmeyi taahhüt etmek undertaking to enter into
tekrar girmeyi dene try entering it again
girmeyi atla skip entering
girmeyi reddediyorum i decline to enter
girmeyi bekle expect to enter
bu sözleşmeye girmeyi kabul et agree to enter into this contract
girmeyi kabul ediyoruz we agree to enter
girmeyi başarmak succeed entering
girmeyi dört gözle bekliyoruz look forward to entering
girmeyi düşünmek contemplating entering
girdi veya girmeyi planlıyor has entered or intends to enter
girmeyi tamamladım have completed entering
girmeyi taahhüt eder undertakes to enter
girmeyi bırak stop keying
sınava girmeyi reddetti refusing to submit to a test
başardım i managed
başardım i have been able to
başardım i have achieved