arasında bir bağlantı önermek

arasında bir bağlantı önermek teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
arasında bir bağlantı önermek suggest a link between

arasında bir bağlantı önermek terimi için benzer kelimeler ve anlamları

rp ile genomun bir alanı arasında bir bağlantı kurdu. he made a linkage between rp and one area of the genome
arasında bir bağlantı a link between
arasında bir bağlantı kurmak establish a link between
arasında bir bağlantı var there is a link between
arasında bir bağlantı var mı is there a connection between
arasında nedensel bir bağlantı a causal link between
arasında bir bağlantı sağlamak provide a link between
arasında güçlü bir bağlantı a strong link between
arasında bir bağlantı var there is a connection between
arasında bir bağlantı kurmak make a link between
arasında açık bir bağlantı a clear link between
ayrıca arasında bir bağlantı vardı there was also a connection between
arasında bir bağlantı kurar makes a connection between
arasında bir bağlantı yapacak will make a connection between
arasında bir bağlantı kurmak to establish a connection between
arasında herhangi bir bağlantı yapmaz does not make any connection between
arasında bir bağlantı kurmak forge a link between
arasında net bir bağlantı yapmak make a clear link between
arasında bir bağlantı yapar makes a junction between
arasında doğrudan bir bağlantı var there is a direct link between
arasında bir bağlantı a coupling between
arasında güvenli bir bağlantı a safe connection between
arasında bir bağlantı var gibi görünüyor there seems to be a connection between
arasında bir bağlantı oluşturur creates a connection between
arasında bir bağlantı var there exists a link between
arasında açık bir bağlantı görmek see a clear connection between
arasında bir bağlantı önerdi suggested a link between
arasında herhangi bir bağlantı var there is any connection between
arasında yakın bir bağlantı a close link between
arasında bir bağlantı a connection among
bir fikir önermek propose an idea
ileriye dönük bir yol önermek propose a way forward
bir ihtiyaç önermek suggest a need for
bir çözüm önermek propose a resolution
bir saat önermek propose an hour
bir tost önermek proposing a toast
bir artış önermek suggest that an increase
herhangi bir sorun önermek suggest any issues
önermek için bir plan a plan to offer
önermek istediğim bir şey i'm point to suggest
bir iddia önermek to suggest a claim
bir ağ önermek suggesting a network
herhangi bir öneri önermek propose any suggestions
iyi bir önermek suggest a good
bir şart önermek propose a requirement
bir anlaşma önermek proposing an agreement
bir görev önermek propose a mandate
siyasi bir çözüm önermek urge a political solution
bir özellik önermek suggest a feature
geniş bir seçenek önermek propose a large choice