| ile orantılı olmalı |
must be commensurate with |
ile orantılı olmalı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| orantılı olarak orantılı olarak |
pro rata basis in accordance |
| ile orantılı olmalı |
should be commensurate with |
| orantılı olmalı |
should be commensurate |
| orantılı olmalı |
shall be commensurate |
| orantılı olmalı |
must be commensurate |
| risk seviyesiyle orantılı olmalı |
must be proportionate to the level of risk |
| orantılı olmalı |
must be proportional |
| orantılı olmalı |
should be proportional |
| ile orantılı |
commensurate with |
| ile orantılı olarak |
in proportion to |
| ile orantılı |
is commensurate with |
| ile orantılı olarak |
in proportion with |
| ile orantılı |
are commensurate with |
| risk ile orantılı |
commensurate with the risk |
| ile orantılı değil |
not commensurate with |
| ile orantılı olacak |
shall be commensurate with |
| değer ile orantılı |
commensurate with the value |
| amaç ile orantılı |
proportionate to the objective |
| ne ile orantılı |
commensurate with what |
| ile ters orantılı |
is inversely related to |
| ile orantılı değil |
is not commensurate with |
| hisseleri ile orantılı olarak |
in proportion to their shareholding |
| akış hızı ile orantılı |
proportional to the flow rate |
| tecrübe ile orantılı |
commensurate with experience |
| ile orantılı olarak ceza |
penalty in proportion to |
| maaş ile orantılı |
salary commensurate with |
| başarı ile orantılı |
proportional to achievement |
| seviye ile orantılı |
proportionate to the level |
| ile orantılı olarak değişir |
varies in proportion to |
| azalma ile orantılı olarak |
proportionally to the decrease |
| ile orantılı |
were commensurate with |
| dördüncü ile orantılı |
proportional to the fourth |
| büyüklük ile orantılı |
commensurate with the magnitude |
| ile orantılı olacak |
which shall be commensurate with |
| zaman ile orantılı |
time commensurate with |
| notu ile orantılı. |
commensurate with the grade. |
| suçların ciddiyeti ile orantılı |
commensurate with the gravity of the offences |
| krizin gerçek süresi ile orantılı olarak. |
in proportion to the actual duration of the crisis. |
| ile orantılı |
proportional with |
| ile orantılı |
proportionate with |
| görevleri ile orantılı |
commensurate with the duties |
| ile ters orantılı |
is inversely correlated with |
| ihtiyaçları ile orantılı |
is commensurate with needs |
| potansiyel ile orantılı |
proportionate to the potential |
| ile orantılı olarak artmadı |
has not risen in proportion to |
| önemi ile orantılı |
commensurate with the importance |
| böylece onlar ile orantılı |
so that they are commensurate with |
| logaritması ile orantılı |
proportional to the logarithm of |
| yüzdeleri ile orantılı |
proportional to their percentage |
| risk profilleri ile orantılı |
commensurate with risk profiles |