tek seçenek kaldı

tek seçenek kaldı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
tek seçenek kaldı only option left

tek seçenek kaldı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
seçenek 1 veya seçenek 2 either option 1 or option 2
seçenek-seçenek kombinasyonları option-option combinations
seçenek kaldı option left
az seçenek kaldı were left with little choice
tek seçenek sole option
tek seçenek single choice
tek seçenek only option
tek seçenek only choice
tek seçenek single option
tek başına seçenek stand-alone option
tek seçenek ve takdir sole option and discretion
tek seçenek sole choice
tek seçenek ve gider sole option and expense
tek seferlik seçenek one-time option
tek seçenek is the only option
tek tıklamayla seçenek one-click option
onların tek seçenek their only option
mevcut tek seçenek only option available
tek seçenek the only option was
tek seçenek bu the only choice that
uygulanabilir tek bir seçenek var there is only one viable option
tek gerçek seçenek the only real option
çoklu seçenek - tek cevap multiple choices - single answer
onun tek seçenek her only option
tek seçenek buydu was the only option
tek kaldı sole remaining
söyleyecek tek şey kaldı the only thing left to say
tek başına kaldı was left by himself
tek başına kaldı left by itself
tek tek individualised
tek tek ülkeler individual countries
tek tek sarılmış individually wrapped
tek tek by one
tek tek veya toplamda individually or in the aggregate
tek kutuplu tek atış single pole single throw
tek tek veya toplu olarak individually or collectively
tek tek ve adına individually and on behalf of
tek dünya, tek sağlık one world, one health
onun tek ve tek his one and only
tek tek alınan taken individually
tek tek atfedilebilir individually attributable
tek tek parti olarak individually as a party
tek tek veya kombinasyon halinde individually or in combination
tek tek on a one by one basis
tek tek markalı individually branded
tek tek veya başka türlü individually or otherwise
tek tek veya grup olarak individually or as a group
tek tek satılmaz not sold individually
tek tek ülkeler tarafından by individual countries
tek tek ülkelerin imkânlarının ötesinde beyond the means of individual countries