Goca
Sözlük
soğuk preslenmiş sızma zeytinyağı
soğuk preslenmiş sızma zeytinyağı
teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı
Türkçe
İngilizce
soğuk preslenmiş sızma zeytinyağı
cold pressed extra virgin olive oil
soğuk preslenmiş sızma zeytinyağı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
soğuk preslenmiş zeytinyağı
cold pressed olive oil
sızma zeytinyağı
extra virgin olive oil
sızma zeytinyağı
virgin olive oil
sızma zeytinyağı
extra virgen olive oil
sıradan sızma zeytinyağı
ordinary virgin olive oil
organik sızma zeytinyağı
organic extra virgin olive oil
bardak sızma zeytinyağı
cup extra virgin olive oil
yemek kaşığı sızma zeytinyağı
tablespoon extra-virgin olive oil
azami serbest asit oranına sahip olan sızma zeytinyağı
virgin olive oil having a maximum free acidity, in terms of
soğuk preslenmiş
cold-pressed
soğuk preslenmiş
cold pressed
soğuk preslenmiş yağ
cold-pressed oil
ilk soğuk preslenmiş
first cold pressed
soğuk preslenmiş ayçiçek yağı
cold pressed sunflower oil
soğuk preslenmiş ayçiçeği
cold-pressed sunflower
soğuk preslenmiş hint yağı
cold-pressed castor oil
zeytin soğuk preslenmiş
olives are cold pressed
soğuk preslenmiş fındık yağı
cold-pressed nut oil
kalkerli sızma
calcareous infiltration
hücresel sızma
cellular infiltration
sızma
extra-virgin
sızma
frication
sızma
infiltration
sızma anestezisi
infiltration anesthesia
sızma kapasitesi
infiltration capacity
sızma galeri
infiltration gallery
sızma
oozing
sızma hindistan cevizi yağı
virgin coconut oil
enflamatuar sızma
inflammatory infiltrate
sızma siperleri
infiltration trenches
sızma oranı
infiltration rate
sızma havzası
infiltration basin
sızma kanaması
oozing bleeding
sızma yaraları
exuding wounds
sızma kuyusu
infiltration well
cezai sızma
criminal infiltration
sızma yarası
oozing wound
sızma havuzu
infiltration pond
yere sızma
ground infiltration
sızma yağ
extra virgin oil
sızma zeytin
extra virgin olive
lenfositik sızma
lymphocytic infiltrate
sızma ağı
seep network
sızma veya içeri akış
infiltration or inflow
akıntı, dağılma, sızma, göç, serbest bırakma veya kaçış
discharge, dispersal, seepage, migration, release or escape
sızma galerileri
infiltration galleries
toprağa sızma
seeping into the soil
sızma irin
oozing pus
eozinofilik sızma
eosinophilic infiltration
sızma hendekleri
infiltration ditches