çok şanslıydım

çok şanslıydım teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
çok şanslıydım i have been very lucky

çok şanslıydım terimi için benzer kelimeler ve anlamları
çok şanslıydım i was very lucky
çok şanslıydım i was so lucky
çok şanslıydım i was very fortunate
sahip olduğum için çok şanslıydım i was so lucky for having
sahip olduğum için çok şanslıydım i had been so lucky for having
için çok şanslıydım i was so lucky for
şanslıydım i was lucky
yeterince şanslıydım i was lucky enough
şanslıydım i was fortunate
şanslıydım i have been lucky
yeterince şanslıydım i was fortunate enough
sahip olduğum için şanslıydım i was lucky to have
yapabildiğim için şanslıydım i was lucky to be able
sahip olduğum için şanslıydım i was fortunate to have
şanslıydım i've been lucky
şanslıydım ki i was lucky that
ama şanslıydım but i was lucky
ne kadar şanslıydım how lucky i was
takip etmek şanslıydım i was lucky to follow
şimdiye kadar şanslıydım i have been lucky so far
sadece şanslıydım i just was lucky
inanılmaz şanslıydım i was incredibly lucky
gol attığım için şanslıydım i was fortunate to score
bu konuda şanslıydım i was lucky about that
dün gece şanslıydım !!!!! i got lucky last night!!!!!
çalışmak için şanslıydım i was lucky to work with
tanıştığım için şanslıydım i was lucky to met
evet şanslıydım yes i was lucky
şanslıydım lucky was i
çok çok çok mutluyum i am so very very happy
çok çok çok yaşa hip hip hooray
çok çok çok so much so many
çok çok çok teşekkürler many many many thanks
çok çok çok komik so so so funny
ben çok çok çok hayal kırıklığına uğradım i'm so so so disappointed
çok çok çok so much so much
çok çok çok mutlu very very very happy
çok çok çok a great many very
çok, çok çok so, so very much
çok çok çok great many very
ben çok çok çok i am very very very
çok çok çok güzel so so so beautiful
çok çok çok mutluyum i am so so so happy
yaptığım, yaptığımdan çok, çok daha iyi bir şey. it is a far, far better thing that i do, than i have ever done
çok uzak çok iyi so far, so good
çok küçük çok geç too little, too late
çok-çok too-too
çok uzak çok iyi so far so good
çok az anladım, çok az anlamak poorly understood
çok çok daha az far fewer