insanların yanında durmak

insanların yanında durmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
insanların yanında durmak stand by people

insanların yanında durmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
insanların yanında olmak being around people
insanların yanında olmak to be around people
insanların yanında alongside people
insanların yanında olmaktan zevk alıyorum i enjoy being around people
yanında, yanında besides, besides that
yanında durmak stand beside
yanında durmak stand alongside
yanında durmak stand next to
yanında durmak standing next to
yanında durmak stand by him
yanında durmak standing beside
yanında durmak standing alongside
yanında durmak bear with you
kapının yanında durmak stand by the door
yanında durmak stand by his side
yanında durmak stand by the side
kapının yanında durmak standing by the door
yanında durmak standing by your
onun yanında durmak stand in his presence
gerçeğin yanında durmak stand by the fact
yanında durmak stand along with
yanında durmak stand firmly beside
duvarın yanında durmak stand by wall
ifademin yanında durmak stand by my statement
sözümüzün yanında durmak stand by our word
bir çocuğun yanında durmak stand by a child
yanında durmak standing by his side
ateşin yanında durmak standing by a fire
filistin halkının yanında durmak stand by the palestinian people
yanında durmak stand u with
onun yanında durmak standing near him
yanında durmak stand beside you
teklifimizin yanında durmak stand by our offer
müttefiklerimizin yanında durmak stand by our allies
yanında durmak stand alongside you
durmak için durmak lurch to a stop
durmak, ayakta durmak veya park etmek stopping, standing, or parking
insanların aynı soydan geldiği inancı monogenesis
renkli insanların gelişimi için ulusal birlik national association for the advancement of colored people
insanların becerileri people skills
insanların demokrasisi people's democracy
insanların cephesi people's front
tüm insanların affedileceği doktrini universalism
insanların sayısı number of people
insanların çoğunluğu the majority of people
insanların hareketi movement of people
insanların hayatı people's lives
insanların kendileri people themselves
insanların ihtiyacı people need
insanların toplanması gathering of people