kültürel ve tarihi

kültürel ve tarihi teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kültürel ve tarihi cultural and historical

kültürel ve tarihi terimi için benzer kelimeler ve anlamları
kültürel unsurlar ve kültürel miras cultural elements and cultural heritage
kültürel ve tarihi yerler cultural and historical attractions
tarihi ve kültürel miras historical and cultural heritage
tarihi, kültürel ve ekonomik bağlantılar historical, cultural and economic links
kültürel ve tarihi değer cultural and historic value
kültürel ve tarihi kullanımlar cultural and historical uses
kültürel olarak tarihi culturally historic
tarihi ve kültürel bağlam historical and cultural context
kültürel eserler ve tarihi yerler cultural relics and historic sites
tarihi kültürel historical cultural
tarihi ve kültürel yerler. historical and cultural sights.
baslangic tarihi bitis tarihi start date end date
bilanço tarihi kapanış tarihi closing balance sheet date
vade tarihi fatura tarihi due date billing date
başlangıç tarihi bitiş tarihi begin date end date
anti-kültürel anti-cultural
kültürel cultural
kültürel antropoloji cultural anthropology
kültürel ödenek cultural appropriation
kültürel sermaye cultural capital
kültürel bağ cultural cringe
kültürel difüzyon cultural diffusion
kültürel çeşitlilik cultural diversity
kültürel değişim cultural exchange
kültürel emperyalizm cultural imperialism
kültürel gecikme cultural lag
kültürel çoğulculuk cultural pluralism
kültürel görecelik cultural relativism
kültürel görelilik cultural relativity
kültürel devrim cultural revolution
kültürel devrim, büyük proleter cultural revolution, great proletarian
kültürel sosyoloji cultural sociology
kültürel evrensel cultural universal
kültürel görecelik cultural-relativism
kültürel culturally
olmayan kültürel non-cultural
önceden kültürel pre-cultural
kültürel miras cultural background
kültürel miras cultural heritage
kültürel farkındalık cultural awareness
kültürel hassaslık culturally sensitive
kültürel uyum cultural fit
kültürel değişim ziyaretçisi cultural exchange visitor
kültürel manzara cultural landscape
kültürel çalışmalar cultural studies
kültürel duyarlılık cultural sensitivity
kültürel anlayış cultural understanding
kültürel önyargı cultural bias
kültürel çeşitlilik culturally diverse
kültürel yeterlilik cultural competency