| başlıca ilgi çekici yerlerden biri |
one of the main attractions |
başlıca ilgi çekici yerlerden biri terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| ilgi çekici yerlerden biri |
one of the attractions |
| en ilgi çekici yerlerden biri |
one of the greatest attractions |
| başlıca ilgi çekici yerlerinden biri |
one of its main attractions |
| en ilgi çekici ve etkileyici yerlerden bazıları |
some of the most enticing and fascinating destinations |
| başlıca ilgi çekici yerleri arasında |
among its main attractions |
| çekici ilgi çekici |
compelling engaging |
| çekici, ilgi çekici |
attracting, engaging |
| en sevdiğim yerlerden biri |
one of my favourite places |
| tek yerlerden biri |
one of the only places |
| ana yerlerden biri |
one of the main places |
| ilk yerlerden biri |
one of the first places |
| en güzel yerlerden biri |
one of the most beautiful places |
| en işlek yerlerden biri |
one of the busiest places |
| en ucuz yerlerden biri |
one of the cheapest places in |
| o yerlerden biri |
one that places |
| yemek için en iyi yerlerden biri |
one of the best places to eat |
| için en iyi yerlerden biri |
one of the top spots for |
| en egzotik yerlerden biri |
one of most exotic places |
| en heyecan verici yerlerden biri |
one of the most exciting sights |
| en önemli yerlerden biri |
one of the most important locations |
| en sevdiğim yerlerden biri |
one of my favorite places |
| en şaşırtıcı yerlerden biri |
one of the most surprising places |
| başlamak için yerlerden biri |
one of the places to start |
| başlıca ilgi alanları |
principal areas of interest |
| başlıca ilgi alanları |
major areas of interest |
| başlıca zorluklardan biri |
one of the main challenges is |
| başlıca görevlerden biri |
is one of the primary missions |
| başlıca yollardan biri |
one of the principal ways |
| bir yerlerden |
from somewhere |
| farklı yerlerden |
from different places |
| kalabalık yerlerden kaçının |
avoid crowded places |
| başka yerlerden daha fazla |
more than elsewhere |
| farklı yerlerden |
from different locations |
| diğer yerlerden |
from other locations |
| diğer yerlerden |
from other places |
| başka yerlerden |
of elsewhere |
| çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutun |
keep out of children's reach |
| çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutun |
keep away from the reach of children |
| yerlerden |
through places |
| zaman ve yerlerden |
from times and places |
| farklı yerlerden |
from different quarters |
| kapalı yerlerden korkma |
fear of closed-in places |
| çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutun. |
keep out of children reach. |
| p102 çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutun. |
p102 keep out of reach of children |
| turistik yerlerden sonra en çok aranan |
most sought after tourist destinations |
| yüksek yerlerden düşüyor |
falls from high places |
| farklı yerlerden gelmek |
come from different places |
| 5. çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutun. |
5. keep out of reach of children |
| çeşitli yerlerden |
from various locations in |
| en iyi yerlerden |
of the best places |