ithalata bağımlı ülkeler

ithalata bağımlı ülkeler teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
ithalata bağımlı ülkeler import-dependent countries

ithalata bağımlı ülkeler terimi için benzer kelimeler ve anlamları

ithalata bağımlı ülke country dependent on imports
ithalata bağımlı highly dependent on imports
ithalata duyarlı ülkeler import-sensitive countries
ithalata uygulanan levied on imports
ithalata güvenmek rely on imports
ithalata bağımlılık dependence on imports
ithalata güvenme reliance on imports
ithalata uygulanan vergiler duties levied on imports
ithalata bağımlılık the dependency on imports
ithalata çok açık very open to imports
ithalata düşmek fall in imports
ithalata uygulanan vergiler duties charged on imports
ithalata karşı koruma protection against imports
ithalata yatırım yapmak investing in import
ithalata uygulanır are levied on imports
ithalata bağlı dependent on imports
ithalata rağmen despite imports
ithalata bağlı highly depends on imports
ithalata karşı vergiler duties against imports
ithalata dayanmak relying on imports
ithalata uygulanan harçlar charges levied on imports
bağımlı bağımlı dependant dependants
bağımlı ülkeler dependent countries
emtia bağımlı ülkeler commodity-dependent countries
enerjiye bağımlı ülkeler energy-dependent countries
en az yardıma bağımlı ülkeler least aid-dependent countries
ülkeler içinde ve ülkeler arasında within and between countries
gelişmekte olan ülkeler ve geçiş halindeki ülkeler developing countries and countries in transition
en az gelişmiş ülkeler, karadaki gelişmekte olan ülkeler least developed countries, landlocked developing countries
gelişmiş ülkeler gelişmekte olan ülkeler developed countries developing countries
ülkeler içinde ve ülkeler arasındaki eşitsizlikler inequalities within and among countries
ülkeler arasında ve ülkeler arasında geçiş yapmak move between and within countries
ülkeler arasında ve ülkeler arasında farklılık gösterir vary between and within countries
komşu ülkeler dışındaki ülkeler countries other than adjacent ones
zengin ülkeler fakir ülkeler rich countries poor countries
bağımlı addicted
hücreye bağımlı bağışıklık cell-mediated immunity
co-bağımlı co-dependent
bağımlı depend
bağımlı dependant
bağımlı dependent
bağımlı drenaj dependent drainage
bağımlı ödem dependent edema
bağımlı kişilik dependent personality
bağımlı değişken dependent variable
bağımlı dependently
bağımlı olarak in dependent suspension
insüline bağımlı diyabet insulin-dependent diabetes
bağımlı çeşitlilik kanunu law of in dependent assortment
insüline bağımlı olmayan diyabet non-insulin-dependent diabetes