durdurulan arabalar

durdurulan arabalar teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
durdurulan arabalar stopped cars

durdurulan arabalar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
durdurulan discontinued
durdurulan faaliyetler discontinued operations
durdurulan ürünler discontinued products
durdurulan ürünler discontinued items
durdurulan işlemler ceased operations
durdurulan to be discontinued
durdurulan iş discontinued business
durdurulan işlemler discontinuing operations
durdurulan faaliyetler discontinued activities
durdurulan discontinued from
durdurulan üretim discontinued production
durdurulan kullanım discontinued use
durdurulan tedavi discontinued treatment
durdurulan it is discontinued
durdurulan yol leading to discontinuation
durdurulan hat discontinued line
durdurulan parçalar discontinued parts
durdurulan aktivite ceased activity
satış amaçlı elde tutulan ve durdurulan faaliyetlere ilişkin duran varlıklar non-current assets held for sale and discontinued operations
durdurulan yol led to discontinuation
durdurulan mal discontinued merchandise
durdurulan destek discontinued support
durdurulan işlemler discontinue operations
durdurulan model discontinued model
durdurulan being discontinued
durdurulan faaliyetlerden zarar loss from discontinued operations
durdurulan malzeme discontinued material
askıya alınmış veya durdurulan suspended or discontinued
durdurulan faaliyetlerden net kazanç net earnings from discontinued operations
durdurulan iş discontinue business
durdurulan faaliyetlerden net gelir net income from discontinued operations
durdurulan nakit ending settled cash
durdurulan iş work discontinued
durdurulan stok discontinued stock
durdurulan iş ceased business
durdurulan iş ceased work
durdurulan işlem discontinued proceedings
durdurulan dava case discontinued
durdurulan faaliyetlerden net zarar net loss from discontinued operations
durdurulan faaliyetlerden from discontinued operations
durdurulan aralık discontinued range
durdurulan faaliyetler ceased activities
durdurulan teklif discontinued offering
durdurulan notlar stopped notes
durdurulan had discontinued
nedeniyle durdurulan discontinued due to
durdurulan faaliyetlerin elden çıkarılması disposal of discontinued operations
kesinlikle durdurulan definitely discontinued
durdurulan faaliyetlerden sonuçlar results from discontinued operations
durdurulan fıkra uyarınca discontinued pursuant paragraph