göze çarpan bir şekilde

göze çarpan bir şekilde teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
göze çarpan bir şekilde in a noticeable manner

göze çarpan bir şekilde terimi için benzer kelimeler ve anlamları
göze çarpan bir şekilde kullanılmış demonstrably used
göze çarpan bir şekilde in a conspicuous manner
göze çarpan şekilde conspicuous manner
göze çarpan şekilde noticeable manner
göze çarpan bir yerde yayınla post in a conspicuous place
göze çarpan bir yer a conspicuous place
göze çarpan bir göz a roving eye
göze çarpan bir özellik a salient feature
göze çarpan bir değişiklik a noticeable change
göze çarpan bir film a film that stood out
göze çarpan bir eksikliği a conspicuous lack of
göze çarpan bir eğilim a noticeable trend
göze çarpan bir yol lead to a noticeable
göze çarpan bir özellik a salient characteristic
göze çarpan bir fark yaratmak make a noticeable difference
göze çarpan bir yerde in a conspicuous location
göze çarpan bir gerçek a salient fact
göze çarpan bir varlık a noticeable presence
göze çarpan bir etkisi oldu had a noticeable effect
göze çarpan bir pozisyon tutmak hold a prominent position
göze çarpan bir yerde in a conspicuous place
göze çarpan bant conspicuity tape
göze çarpan conspicuous
göze çarpan tüketim conspicuous consumption
göze çarpan darbe glancing blow
göze çarpan noktalar salient points
göze çarpan sorunlar salient issues
göze çarpan etki noticeable effect
göze çarpan yer conspicuous place
göze çarpan yer conspicuous location
göze çarpan gerçekler salient facts
göze çarpan değişiklik noticeable change
göze çarpan kutup salient pole
en göze çarpan most visibly
en göze çarpan most salient
göze çarpan etki noticeable impact
göze çarpan trend noticeable trend
göze çarpan yönleri salient aspects
göze çarpan özellikler salient characteristics
göze çarpan boşluk glaring gap
göze çarpan a remarkable
göze çarpan yara izi noticeable scar
göze çarpan özellik noticeable feature
göze çarpan bilgi salient information
göze çarpan tüketim conspicuous consumerism
göze çarpan bulgular salient findings
göze çarpan gözler prominent eyes
göze çarpan özellik standout feature
göze çarpan farklar noticeable differences
göze çarpan kısım salient part