| hastalığın ilerlemesini geciktirir |
delays disease progression |
hastalığın ilerlemesini geciktirir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak |
slow the progress of the disease |
| hastalığın ilerlemesini durdurmak |
stop the progression of the disease |
| hastalığın ilerlemesini etkiler |
affect disease progression |
| hastalığın ilerlemesini yavaşlatan |
slowing down disease progression |
| geciktirir |
it delays |
| geciktirir |
would delay |
| yaşlanmayı geciktirir |
delays aging |
| iyileşmeyi geciktirir |
delays recovery |
| iyileşmeyi geciktirir |
delays healing |
| geciktirir |
she delays |
| başlangıcını geciktirir |
delays the onset of |
| mide boşalmasını geciktirir |
delays gastric emptying |
| maliyeti geciktirir |
delays cost |
| ayarları geciktirir |
delays settings |
| cezaları geciktirir |
delays penalties |
| ekonomik büyümeyi geciktirir |
retards economic growth |
| önler veya geciktirir |
prevents or delays |
| bu tüm süreci geciktirir |
this would delay the whole process |
| etkisini geciktirir |
delays impact |
| ödemeleri geciktirir |
delays payments |
| arızaları geciktirir |
delays malfunctions |
| çözünürlüğü geciktirir |
delays the resolution |
| pas geciktirir |
retards rust |
| sigara içimi yaranın iyileşmesini geciktirir |
smoking delays wound healing |
| riski geciktirir |
delays risk |
| çünkü geciktirir |
because it delays |
| engellemeyi geciktirir |
delays hampering |
| tıkanıklığı artırır kasları geciktirir |
increase congestion delays muscle |
| yaşlanma sürecini geciktirir |
it delays the aging process |
| tartar oluşumunu geciktirir |
delay the formation of tartar |
| kabulü geciktirir |
delays acceptance |
| ilerlemesini yavaşlat |
slow its progression |
| ilerlemesini izlemek |
track its progress |
| ilerlemesini değerlendirmek |
assess progress towards |
| öğrenci ilerlemesini izlemek |
track student progress |
| projenin ilerlemesini izlemek |
monitor the progress of the project |
| ilerlemesini çiz |
chart its progress |
| ilerlemesini takip et |
follow its progress |
| öğrenci ilerlemesini bildirme |
reporting student progress |
| ilerlemesini izlemek |
monitor its progress |
| hastalık ilerlemesini izlemek |
monitor disease progression |
| öğrenci ilerlemesini izleme |
tracking student progress |
| öğrenci ilerlemesini izleme |
monitoring student progress |
| bu projenin ilerlemesini sağlamak için. |
to make this project go ahead. |
| yakalama-ilerlemesini. |
capture-progression. |
| ve ilerlemesini izler |
and monitors its progress |
| ilerlemesini izlemek |
monitor his progress |
| ilerlemesini yavaşlat |
slow its progress |
| görevlerin ilerlemesini izlemek |
tracking the progress of tasks |
| çocukların ilerlemesini izleme |
monitoring children's progress |