bir konuyla ilgilenmek

bir konuyla ilgilenmek teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir konuyla ilgilenmek deal with a topic

bir konuyla ilgilenmek terimi için benzer kelimeler ve anlamları
bir konuyla ilgilenmek deal with a subject
bir konuyla ilgilenmek deal with one topic
bir konuyla ilgilenmek dealing with a subject
bu konuyla doğru bir şekilde ilgilenmek to properly deal with this subject
konuyla ilgilenmek deal with the matter
bu konuyla ilgilenmek dealing with this matter
konuyla ilgilenmek weigh in on the issue
konuyla ilgilenmek dealing with the matter
konuyla ilgilenmek look into the issue
bu konuyla ilgilenmek dealing with this issue
konuyla ilgilenmek dealing with the topic
konuyla ilgilenmek looking into the issue
bu konuyla ilgilenmek taking care of this matter
konuyla ilgilenmek take stand on the issue
konuyla ilgilenmek dealt with the matter
konuyla ilgilenmek için. to get round the subject.
konuyla ilgilenmek be on the subject
konuyla ilgilenmek deal with the topic
konuyla ilgilenmek regard the issue
konuyla ilgilenmek deal with the subject
bu konuyla ilgilenmek dealing this issue
konuyla ilgilenmek delving into the issue
konuyla ilgilenmek pick up on the issue
bu konuyla ilgilenmek take stock of this issue
bu konuyla ilgilenmek handling of this matter
bu konuyla ilgilenmek being involved in this topic
konuyla ilgilenmek interested in fitness
konuyla ilgilenmek get involved in the topic
konuyla ilgilenmek interested in the matter
bu konuyla ilgilenmek deal with that issue
konuyla ilgilenmek engaging on the issue
konuyla ilgilenmek undertake the relevant
konuyla ilgilenmek lead on the issue
konuyla ilgilenmek act in the matter
iki konuyla ilgilenmek deal with two issues
sınıfın önünde konuş veya bir konuyla ilgili bir makale yaz. talk in front of your class or write a paper on a theme
bir dava ile ilgilenmek deal with a case
bir işlemle ilgilenmek interested in a transaction
bir şeyle ilgilenmek interested in something
bir dava ile ilgilenmek deal with one case
bir istekle ilgilenmek deal with a request
bir işle ilgilenmek handle a business
seninle ilgilenmek için bir zevk a pleasure to deal with you
bir kişiyle ilgilenmek dealing with a person
bir müşteriyle ilgilenmek dealing with a customer
hızlı bir şekilde ilgilenmek getting care quickly
bir hastayla ilgilenmek taking care of a patient
bir müşteriyle ilgilenmek dealing with a client
bir ajan ile ilgilenmek dealing with an agent
bir şeyle ilgilenmek be concerned with something