temelinde ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate on the basis of |
temelinde ayrımcılık yapmaz terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
ırk, renk, milliyet temelinde ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate on the basis of race, color, national |
ırk, cinsiyet, din temelinde ayrımcılık yapmaz, c |
does not discriminate on the basis of race, sex, religion, c |
yasa dışı olarak ırk, renk temelinde ayrımcılık yapmaz |
does not unlawfully discriminate on the basis of race, color |
engellilik temelinde ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate on the basis of disability |
yapmaz ve yapmaz |
does not and shall not |
ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate |
herhangi bir çalışan veya başvuru sahibi için ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate against any employee or applicant for |
fırsat eşitliği sunan bir işverendir ve ayrımcılık yapmaz |
is an equal opportunity employer and does not discriminate |
hiçbir kişiye karşı ayrımcılık yapmaz |
does not discriminate against any person |
temelinde ayrımcılık yapmak |
discriminate on the basis of |
temelinde ayrımcılık yapmak |
discrimination on the basis of |
ırk temelinde ayrımcılık yapmak |
discriminate on the basis of race |
cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmak |
discrimination on the basis of sex |
cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılması |
discrimination on the grounds of sex |
temelinde ayrımcılık yapılmaması |
non-discrimination on the basis of |
sakatlık temelinde ayrımcılık |
discrimination on the basis of disability |
cinsel yönelim temelinde ayrımcılık |
discrimination on grounds of sexual orientation |
temelinde ayrımcılık yapmayın |
do not discriminate on the basis of |
engellilik temelinde ayrımcılık yapılmaması |
nondiscrimination on the basis of disability |
cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmak |
discriminate on the basis of gender |
ırk temelinde ayrımcılık yapmak, inanç |
discriminate on the basis of race, creed |
temelinde ayrımcılık yapmamak |
not discriminate on the basis of |
milliyet temelinde ayrımcılık yapılması |
discrimination on grounds of nationality |
engellilik temelinde ayrımcılık yapmak |
discriminate on the basis of disability |
temelinde ayrımcılık yapmamalı |
must not discriminate on the basis |
ayrımcılık yapmama temelinde |
on the basis of non discrimination |
cinsiyet kimliği temelinde ayrımcılık |
discrimination on grounds of gender identity |
cinsel yönelim temelinde ayrımcılık yapılmaması |
non-discrimination based on sexual orientation |
milliyet temelinde ayrımcılık yapmak |
discrimination on the basis of nationality |
temelinde ayrımcılık yapılmaksızın |
without discrimination on the basis |
cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılmaksızın |
without discrimination on the grounds of sex |
ırk, din temelinde ayrımcılık |
discrimination on grounds of race, religion |
cinsiyet temelinde ayrımcılık |
discrimination on the grounds of gender |
cinsiyet temelinde ayrımcılık, cinsel yönelim |
discrimination on the basis of gender, sexual orientation |
ırkın temelinde ayrımcılık yapmak |
discriminate on the bases of race |
siyasal inançlar temelinde ayrımcılık yapmak |
discrimination on the basis of political beliefs |
din temelinde ayrımcılık yapmak |
discrimination on the ground of religion |
cinsiyet temelinde ayrımcılık, cinsel yönelim, |
discrimination on the grounds of gender, sexual orientation, |
ırk temelinde ayrımcılık veya tacizi yasaklar |
prohibits discrimination or harassment on the basis of race |
ırk temelinde ayrımcılık |
discrimination on the ground of race |
taş duvarlar hapishane yapmaz |
stone walls do not a prison make |
temsil yapmaz |
makes no representation |
leke yapmaz |
tainting |
yapmaz |
won't do |
yapmaz |
it won't do |
ödeme yapmaz |
it doesn't pay |
donma yapmaz |
frostproof |
onlar yapmaz |
they don't |
bir kırlangıç yaz yapmaz |
one swallow does not make a summer |
ödeme yapmaz |
doesn't pay |