gelişmiş değil

gelişmiş değil teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
gelişmiş değil not enhanced

gelişmiş değil terimi için benzer kelimeler ve anlamları
gelişmiş gelişmiş ülkeler advanced developed countries
daha önce gelişmiş değil not advanced before
gelişmiş değil not advanced
yeterince gelişmiş değil is not developed enough
yeterince gelişmiş değil not enough developed
gelişmiş değil no enhanced
sorun gelişmiş değil issue not advanced
o kadar gelişmiş değil not as well developed
çok iyi değil çok kötü değil not so good not so bad
hiç hoş değil, bir şey değil. not at all o you're welcome
iyi değil fena değil not good not bad
artık mümkün değil veya istekli değil is no longer able or willing to
daha iyi değil daha kötü değil, sadece farklı not better not worse, just different
- samsung değil, sony değil mi? -not samsung, not sony?
gelişmiş kredi advanced credit
gelişmiş gaz soğutmalı reaktör advanced gas-cooled reactor
gelişmiş daha yüksek advanced higher
gelişmiş yaşam desteği advanced life support
gelişmiş yerleştirme programı advanced placement program
gelişmiş ayakta advanced standing
gelişmiş developed
gelişmiş enhanced
gelişmiş yağ geri kazanımı enhanced oil recovery
gelişmiş radyasyon silahı enhanced radiation weapon
tam gelişmiş full-blown
tamamen gelişmiş immatureness
gelişmiş improved
kasları gelişmiş muscle-bound
erken gelişmiş precocious
iyi gelişmiş well-developed
gelişmiş yerleştirme advanced placement
gelişmiş ülkeler developed countries
gelişmiş dünya developed world
gelişmiş ödeme advanced payment
az gelişmiş ülkeler least developed countries
gelişmiş performans improved performance
gelişmiş ekonomiler advanced economies
gelişmiş özellikler advanced features
gelişmiş highly developed
tamamıyla gelişmiş fully developed
gelişmiş durum tespiti enhanced due diligence
gelişmiş ülke developed country
gelişmiş bildirim advanced notice
gelişmiş arama advanced search
gelişmiş işbirliği enhanced cooperation
gelişmiş ayarlar advanced settings
gelişmiş açıklama enhanced disclosure
en gelişmiş most improved
teknolojik olarak gelişmiş technologically advanced
gelişmiş pazarlar developed markets