| tavsiye vermekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to advise |
tavsiye vermekten memnuniyet duyuyorum terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| tavsiye vermekten memnuniyet duyarız |
we are pleased to advise |
| tavsiye vermekten memnuniyet duyacaktır |
will be pleased to give advice |
| bunu tavsiye etmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to advise that |
| hizmet vermekten gurur duyuyorum |
i am proud to serve |
| cevap vermekten mutluluk duyuyorum |
i'm delighted to answer |
| cevap vermekten memnuniyet duyarım |
i will be glad to answer |
| size izin vermekten memnuniyet duyarız |
we will be glad to allow you |
| cevap vermekten memnuniyet duyarım |
i'll be glad to answer |
| vermekten memnuniyet duyuyoruz |
we are pleased to give |
| cevap vermekten memnuniyet duyarız |
we will be glad to answer |
| size vermekten memnuniyet duyarız |
we'd be pleased to give you |
| daha fazla bilgi vermekten memnuniyet duyarız |
we will be glad to further information |
| daha fazla bilgi vermekten memnuniyet duyarım |
i would be glad to supply any further information |
| ek bilgi vermekten memnuniyet duyarız |
will be glad to provide additional information |
| sizi bilgilendirmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to inform you |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to announce |
| bunu size bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to inform you that |
| bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to inform |
| bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to report |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i'm pleased to announce |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i am glad to announce |
| paylaşmaktan memnuniyet duyuyorum |
i'm pleased to share |
| size bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to let you know |
| bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i'm pleased to inform |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i'm happy to announce |
| bunu duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to announce that |
| size bunu bildirmekten memnuniyet duyuyorum |
i'm pleased to inform you that |
| sizden haber almaktan memnuniyet duyuyorum |
i'm delighted to hear from you |
| bunu size söylemekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to tell you that |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
i'm glad to announce |
| katılacağımı onaylamaktan memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to confirm that i will be attending |
| büyük memnuniyet duyuyorum |
i derive great satisfaction |
| bunu not etmekten memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to note that |
| duyurmaktan memnuniyet duyuyorum |
am pleased to announce |
| ayrıca not etmekten memnuniyet duyuyorum |
i am also pleased to note |
| bunu size söylemekten memnuniyet duyuyorum |
i'm pleased to tell you that |
| katılacağımı onaylamaktan memnuniyet duyuyorum |
i am pleased to confirm that i will attend |
| tavsiye vermekten mutlu |
happy to advise |
| tavsiye vermekten mutlu olurum |
i will be happy to advise |
| tavsiye etmekten memnuniyet duyarız |
we are pleased to recommend |
| vermekten |
inflicting |
| almaktansa, vermekten daha kutsanmış |
give than to receive, it is more blessed to |
| cevap vermekten mutlu olurum |
i would be happy to answer |
| karar vermekten vazgeçmek |
put off making decisions |
| cevap vermekten mutlu oluruz |
we are happy to answer |
| zarar vermekten daha iyisini yapmak |
do more good than harm |
| vermekten kaçınmak |
avoid giving |
| izin vermekten kaçın |
avoid allowing |
| vermekten kaçınmak |
avoiding to give |
| lütfen cevap vermekten çekinmeyin |
please feel free to respond |