avantaj elde edememek

avantaj elde edememek teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
avantaj elde edememek fail to take advantage

avantaj elde edememek terimi için benzer kelimeler ve anlamları
maddi veya başka bir avantaj elde etmek için elde edilmiş veya beklenen obtained or expected to obtain pecuniary or other advantage
elde edememek fail to obtain
elde edememek fail to get
elde edememek unable to achieve
elde edememek fail to attain
elde edememek fail to acquire
elde edememek failing to obtain
elde edememek fails to get
elde edememek failing to get
elde edememek fails to attain
genellikle elde edememek often fail to achieve
elde edememek failing to acquire
elde edememek being unable to obtain
yararları elde edememek unable to reap the benefits
avantaj elde etmek get advantage
avantaj elde etmek get an advantage
avantaj elde ederim i would take advantage
avantaj elde etmek derive advantage
avantaj elde ettim i have taken advantage
bir avantaj elde etmek obtain an advantage
avantaj elde ediyor he takes advantage
bir avantaj elde etmenize yardımcı olur help you gain an advantage
herhangi bir avantaj elde etmek receive any advantage
haksız avantaj elde etmemek not take unfair advantage
avantaj elde edebilmek be able to taking advantage
avantaj elde etmek got advantage
avantaj elde etmeyi içerir involves taking advantage
bir avantaj elde etmek receive an advantage
o avantaj elde edilir she is taken advantage
avantaj elde etmemize izin ver allow us taking advantage
o uygunsuz bir avantaj elde etmek o obtain an improper advantage
daha fazla avantaj elde et get more benefits
bir avantaj elde edersin you gain an advantage
bir avantaj elde ediyorlar are getting an advantage
avantaj elde eder gets advantage
avantaj elde ederken when taking advantage
gereksiz veya uygunsuz avantaj elde etmek obtaining undue or improper advantage
herhangi bir avantaj elde etmeyin don't take any advantage
daha iyi bir avantaj elde et take a better advantage
aşırı avantaj elde etmek gain undue advantage
avantaj elde etmeyi amaçlar aims at taking advantage
aksi takdirde manipülasyonlarla avantaj elde etmek istemek otherwise seeking to obtain advantage by manipulations
idare edememek mismanage
teslim edememek fail to deliver
hareket edememek unable to act
telafi edememek incapable of remedy
baş edememek cannot cope
kabul edememek unable to agree
takip edememek fail to follow
teslim edememek failing to deliver