| intermittent preventive treatment |
aralıklı önleyici tedavi |
intermittent preventive treatment terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| receive intermittent preventive treatment |
aralıklı önleyici tedavi almak |
| intermittent preventive therapy |
aralıklı önleyici tedavi |
| intermittent treatment |
aralıklı tedavi |
| intermittent presumptive treatment for malaria |
sıtmaya bağlı aralıklı tedavi |
| preventive treatment |
önleyici tedavi |
| preventive antibiotic treatment |
koruyucu antibiyotik tedavisi |
| isoniazid preventive treatment |
izoniazid koruyucu tedavi |
| preventive treatment strategies |
önleyici tedavi stratejileri |
| preventive measures and prompt treatment |
önleyici tedbirler ve hızlı tedavi |
| to be considered for preventive treatment |
önleyici tedavi için dikkat edilmesi gereken |
| acute intermittent porphyria |
akut aralıklı porfiri |
| intermittent |
aralıklı |
| intermittent acute porphyria |
aralıklı akut porfiri |
| intermittent claudication |
aralıklı topallama |
| intermittent cramp |
aralıklı kramp |
| intermittent current |
aralıklı akım |
| intermittent explosive disorder |
aralıklı patlayıcı bozukluk |
| intermittent fever |
aralıklı ateş |
| intermittent mandatory ventilation |
aralıklı zorunlu havalandırma |
| intermittent positive pressure breathing |
aralıklı pozitif basınçlı solunum |
| intermittent positive pressure ventilation |
aralıklı pozitif basınçlı havalandırma |
| intermittent tetanus |
aralıklı tetanoz |
| spontaneous intermittent mandatory ventilation |
kendiliğinden aralıklı zorunlu havalandırma |
| intermittent leave |
aralıklı izin |
| intermittent service |
kesintili servis |
| intermittent pain |
aralıklı ağrı |
| intermittent operation |
aralıklı operasyon |
| intermittent basis |
aralıklı olarak |
| intermittent duty |
aralıklı görev |
| intermittent problems |
aralıklı problemler |
| intermittent fasting |
aralıklı oruç |
| intermittent pneumatic compression |
aralıklı pnömatik sıkıştırma |
| clean intermittent catheterization |
temiz aralıklı kateterizasyon |
| synchronized intermittent mandatory ventilation |
senkronize aralıklı zorunlu havalandırma |
| intermittent use |
aralıklı kullanım |
| intermittent power |
aralıklı güç |
| intermittent release |
aralıklı sürüm |
| intermittent failure |
aralıklı başarısızlık |
| intermittent work |
aralıklı çalışma |
| intermittent access |
aralıklı erişim |
| on an intermittent basis |
aralıklı olarak |
| intermittent loading |
aralıklı yükleme |
| intermittent feed |
aralıklı besleme |
| intermittent periods |
aralıklı dönemler |
| intermittent injections |
aralıklı enjeksiyonlar |
| intermittent asthma |
aralıklı astım |
| intermittent employment |
aralıklı istihdam |
| intermittent renewable |
aralıklı yenilenebilir |
| intermittent light |
aralıklı ışık |
| intermittent flow |
aralıklı akış |