| potentially hazardous situation |
potansiyel olarak tehlikeli durum |
potentially hazardous situation terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| indicates a potentially hazardous situation |
potansiyel olarak tehlikeli bir durumu belirtir |
| this symbol indicates a potentially hazardous situation |
bu sembol potansiyel olarak tehlikeli bir durumu belirtir |
| hazardous and non-hazardous waste |
tehlikeli ve tehlikeli olmayan atıklar |
| hazardous and non hazardous |
tehlikeli ve tehlikesiz |
| hazardous and non-hazardous industrial waste |
tehlikeli ve tehlikeli olmayan endüstriyel atıklar |
| potentially hazardous |
potansiyel olarak tehlikeli |
| potentially hazardous foods |
potansiyel olarak tehlikeli gıdalar |
| potentially hazardous materials |
potansiyel olarak tehlikeli maddeler |
| potentially hazardous tasks |
potansiyel olarak tehlikeli işler |
| potentially hazardous substances |
potansiyel olarak tehlikeli maddeler |
| potentially hazardous condition |
potansiyel olarak tehlikeli durum |
| potentially hazardous chemicals |
potansiyel olarak tehlikeli kimyasallar |
| potentially hazardous products |
potansiyel olarak tehlikeli ürünler |
| potentially hazardous activity |
potansiyel olarak tehlikeli aktivite |
| are potentially hazardous |
potansiyel olarak tehlikeli |
| potentially hazardous events |
potansiyel olarak tehlikeli olaylar |
| potentially hazardous work |
potansiyel olarak tehlikeli iş |
| not potentially hazardous |
potansiyel olarak tehlikeli değil |
| hazardous situation |
tehlikeli durum |
| an imminently hazardous situation |
yakın zamanda tehlikeli bir durum |
| imminently hazardous situation |
yakın tehlikeli durum |
| result in a hazardous situation. |
tehlikeli bir durumla sonuçlanır. |
| indicates a hazardous situation that, if not avoided |
kaçınılmadığı takdirde tehlikeli bir durumu belirtir. |
| could result in a hazardous situation |
tehlikeli bir duruma neden olabilir |
| indicates a hazardous situation that |
tehlikeli bir durumu belirtir |
| indicates a hazardous situation that, if not avoided, could |
kaçınılmaması durumunda alınabilecek tehlikeli bir durumu belirtir. |
| a potentially life-threatening situation |
potansiyel olarak hayati tehlike arz eden bir durum |
| potentially explosive situation |
potansiyel patlayıcı durum |
| potentially life-threatening situation |
potansiyel olarak hayati tehlike arz eden durum |
| hazardous |
tehlikeli |
| hazardous waste |
tehlikeli atık |
| hazardous materials |
tehlikeli maddeler |
| hazardous decomposition products |
tehlikeli atık |
| hazardous substances |
tehlikeli maddeler |
| non-hazardous |
tehlikesiz |
| hazardous polymerization |
tehlikeli polimerizasyon |
| hazardous chemicals |
tehlikeli kimyasallar |
| hazardous area |
tehlikeli bölge |
| hazardous combustion products |
tehlikeli yanma ürünleri |
| hazardous conditions |
tehlikeli koşullar |
| hazardous goods |
tehlikeli mallar |
| hazardous voltage |
tehlikeli voltaj |
| hazardous locations |
tehlikeli yerler |
| restriction of hazardous substances |
tehlikeli maddelerin kısıtlanması |
| hazardous energy |
tehlikeli enerji |
| hazardous air pollutants |
tehlikeli hava kirleticiler |
| hazardous ingredients |
tehlikeli maddeler |
| hazardous decomposition |
tehlikeli ayrışma |
| workplace hazardous materials information system |
işyerinde tehlikeli madde bilgi sistemi |
| hazardous components |
tehlikeli bileşenler |