global poverty

global poverty teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
global poverty küresel yoksulluk

global poverty terimi için benzer kelimeler ve anlamları

global warming and global poverty. küresel ısınma ve küresel yoksulluk.
global call to action against poverty yoksulluğa karşı küresel eylem çağrısı
tackle global poverty küresel yoksullukla mücadele
fight global poverty küresel yoksullukla mücadele
fighting global poverty küresel yoksullukla mücadele
global study on child poverty and disparities çocuk yoksulluğu ve eşitsizliklerle ilgili küresel çalışma
global poverty act küresel yoksulluk kanunu
global problems require global solutions küresel sorunlar küresel çözümler gerektirir
global global inflows küresel küresel akışlar
fuel poverty yakıt yoksulluk
poverty yoksulluk
poverty level yoksulluk seviyesi
poverty line fakirlik sınırı
poverty trap yoksulluk tuzağı
poverty-stricken yokluk çeken
war on poverty yoksulluk savaşı
poverty alleviation yoksulluğun azaltılması
poverty rate yoksulluk oranı
poverty reduction yoksulluğun azaltılması
extreme poverty aşırı fakirlik
income poverty gelir yoksulluk
below the poverty line yoksulluk sınırının altında
abject poverty sefil yoksulluk
federal poverty level federal yoksulluk düzeyi
alleviate poverty yoksulluğu azaltmak
live in poverty yoksulluk içinde yaşamak
living in poverty yoksulluk içinde yaşamak
poverty gap yoksulluk açığı
energy poverty enerji yoksulluğu
widespread poverty yaygın yoksulluk
federal poverty guidelines federal yoksulluk kuralları
poverty reduction strategy paper yoksulluğu azaltma strateji belgesi
in poverty yoksulluk içinde
lift out of poverty yoksulluktan kurtulmak
working poverty çalışan yoksulluk
grinding poverty yoksulluğu azaltma
child poverty çocuk yoksulluğu
in-work poverty çalışma içi yoksulluk
poverty relief yoksulluğun azaltılması
overcome poverty yoksulluğun üstesinden gelmek
cycle of poverty yoksulluk döngüsü
alleviating poverty yoksulluğu hafifletmek
deep poverty derin yoksulluk
poverty headcount yoksulluk nüfusu
relative poverty göreceli fakirlik
severe poverty şiddetli yoksulluk
out of poverty yoksulluk dışı
at risk of poverty yoksulluk riski altında
pockets of poverty yoksulluk cepleri
dire poverty yoksulluk