lawmaking activity

lawmaking activity teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
lawmaking activity kanun koyma faaliyeti

lawmaking activity terimi için benzer kelimeler ve anlamları
lawmaking yasama
better lawmaking daha iyi kanun koyma
degree of lawmaking power kanun yapma gücü derecesi
lawmaking institutions kanun koyucu kurumlar
lawmaking and implementation kanun koyma ve uygulama
democratic lawmaking demokratik kanun yapma
activity aktivite
activity's etkinliği ve # x27 s
blocking activity engelleme etkinliği
convective activity konvektif aktivite
displacement activity yer değiştirme etkinliği
insulinlike activity insulinlike etkinliği
optical activity optik aktivite
plasma renin activity plazma renin aktivitesi
pro-activity pro-aktivite
solar activity güneş aktivitesi
specific activity özel aktivite
triggered activity tetiklenen aktivite
under-activity aktivite-altı terimi
vacuum activity vakum aktivitesi
business activity iş etkinliği
criminal activity suç faaliyeti
physical activity fiziksel aktivite
field of activity aktivite alanı
economic activity ekonomik aktivite
trading activity ticaret faaliyeti
activity report faaliyet raporu
activity feed etkinlik yayını
water activity su aktivitesi
leisure activity boş zaman etkinliği
activity log etkinlik günlüğü
core activity çekirdek aktivite
activity stream etkinlik akışı
disease activity hastalık aktivitesi
strenuous activity yorucu etkinlik
activity book aktivite kitabı
work activity iş etkinliği
human activity insan aktivitesi
manufacturing activity üretim faaliyeti
seizure activity nöbet faaliyeti
flurry of activity faaliyet telaşı
outdoor activity açık hava etkinliği
ongoing activity devam eden faaliyet
activity based costing faaliyet tabanlı maliyetleme
scope of activity faaliyet kapsamı
enzyme activity enzim aktivitesi
marketing activity pazarlama faaliyeti
project activity proje etkinliği
investment activity yatırım faaliyeti
joint activity ortak etkinlik