risk and threat level

risk and threat level teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
risk and threat level risk ve tehdit seviyesi

risk and threat level terimi için benzer kelimeler ve anlamları
threat and risk assessment tehdit ve risk değerlendirmesi
threat and risk tehdit ve risk
bring the level of risk down to an acceptable level risk seviyesini kabul edilebilir bir seviyeye düşürmek
threat risk tehdit riski
high threat risk yüksek tehdit riski
threat risk modeling tehdit riski modellemesi
threat level tehlike seviyesi
level of threat tehdit seviyesi
threat level for için tehdit seviyesi
security threat level güvenlik tehdidi seviyesi
risk assessment and risk reduction risk değerlendirmesi ve risk azaltma
and manage risk to be within its risk appetite ve risk iştahı dahilinde olma riskini yönetin
top-level and second-level domain üst seviye ve ikinci seviye alan
serious and imminent threat ciddi ve yakın tehdit
threat to life and property can ve mal tehdidi
threat and crisis tehdit ve kriz
prevent or lessen a serious and imminent threat ciddi ve yakın bir tehdidi önlemek veya azaltmak
threat to life and limb hayati tehlike ve uzuv
threat and vulnerability tehdit ve güvenlik açığı
violence, and its threat, şiddet ve tehdidi,
a threat to international peace and security uluslararası barış ve güvenlik için bir tehdit
threat and contraband detection tehdit ve kaçak tespit
a threat to life and limb yaşam ve uzuv için bir tehdit
and the threat it posed ve oluşturduğu tehdit
threat and the extent tehdit ve kapsamı
terminate rapidly and safely such incident or threat thereof böyle bir olayı veya tehdidini hızlı ve güvenli bir şekilde sonlandırmak
threat and crisis response tehdit ve krize müdahale
lessen a serious and imminent threat to your health sağlığınız için ciddi ve yakın bir tehdidi azaltmak
opportunity and threat fırsat ve tehdit
threat and trust tehdit ve güven
strength, weakness, opportunity and threat güç, zayıflık, fırsat ve tehdit
and the threat of ve tehdidi
liquidity risk is the risk that likidite riski;
risk level risk seviyesi
level of risk risk seviyesi
high level risk yüksek risk
field level risk assessment saha düzeyinde risk değerlendirmesi
level of risk involved ilgili risk seviyesi
residual risk level kalan risk seviyesi
high level risk assessment üst düzey risk değerlendirmesi
level of risk perceived algılanan risk düzeyi
risk-free level risksiz seviye
individual risk level bireysel risk seviyesi
overall risk level genel risk seviyesi
controlled level of risk kontrollü risk seviyesi
perceived level of risk algılanan risk seviyesi
inherent risk level içsel risk seviyesi
board-level risk yönetim kurulu düzeyinde risk
highest level of risk en yüksek risk seviyesi
the level of risk covered by insurance companies sigorta şirketleri tarafından kapsanan risk seviyesi