political instability

political instability teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
political instability siyasi dengesizlik

political instability terimi için benzer kelimeler ve anlamları
social and political instability sosyal ve politik istikrarsızlık
period of political instability siyasal istikrarsızlık dönemi
due to the current political instability in mevcut siyasi istikrarsızlık nedeniyle
ongoing political instability devam eden siyasi istikrarsızlık
facing political instability siyasi istikrarsızlıkla yüzleşmek
political issues, political parties and representatives. siyasal konular, siyasi partiler ve temsilciler.
chromosomal instability syndrome kromozomal instabilite sendromu
instability kararsızlık
instability line istikrarsızlık hattı
postural instability postürel dengesizlik
microsatellite instability mikro uydu kararsızlığı
economic instability ekonomik istikrarsızlık
slope instability eğim dengesizliği
financial instability finansal istikrarsızlık
hemodynamic instability hemodinamik kararsızlık
mental instability zihinsel dengesizlik
autonomic instability otonomik kararsızlık
policy instability politika kararsızlığı
government instability devlet istikrarsızlığı
mood instability duygudurum dengesizliği
gait instability yürüyüş kararsızlığı
potential source of instability potansiyel kararsızlık kaynağı
detrusor instability detrusor kararsızlığı
social instability sosyal dengesizlik
market instability pazar istikrarsızlığı
renewed instability yenilenmiş istikrarsızlık
domestic instability yurt içi istikrarsızlık
haemodynamic instability hemodinamik kararsızlık
genomic instability genomik kararsızlık
emotional instability duygusal istikrarsızlık
housing instability konut istikrarsızlığı
shoulder instability omuz instabilitesi
further instability daha fazla kararsızlık
source of instability istikrarsızlık kaynağı
joint instability ortak kararsızlık
ongoing instability devam eden istikrarsızlık
genetic instability genetik kararsızlık
mechanical instability mekanik kararsızlık
currency instability döviz dengesizliği
offset instability dengeleme dengesizliği
environmental instability çevresel dengesizlik
job instability iş kararsızlığı
employment instability istihdam istikrarsızlığı
chromosomal instability kromozomal instabilite
inherent instability doğal kararsızlık
spinal instability spinal instabilite
geopolitical instability jeopolitik istikrarsızlık
vasomotor instability vazomotor instabilitesi
systemic instability sistemik kararsızlık
flow instability akış kararsızlığı