application of traditional knowledge

application of traditional knowledge teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
application of traditional knowledge geleneksel bilginin uygulanması

application of traditional knowledge terimi için benzer kelimeler ve anlamları
traditional and non-traditional actors geleneksel ve geleneksel olmayan aktörler
traditional and non-traditional security threats geleneksel ve geleneksel olmayan güvenlik tehditleri
traditional knowledge geleneksel bilgi
traditional knowledge holders geleneksel bilgi sahipleri
traditional ecological knowledge geleneksel ekolojik bilgi
traditional knowledge systems geleneksel bilgi sistemleri
shared traditional knowledge paylaşılan geleneksel bilgi
property and genetic resources, traditional knowledge mülkiyet ve genetik kaynaklar, geleneksel bilgi
traditional medicinal knowledge geleneksel tıbbi bilgi
rescue of traditional knowledge geleneksel bilginin kurtarılması
traditional knowledge, genetic resources, geleneksel bilgi, genetik kaynaklar,
associated traditional knowledge ilişkili geleneksel bilgi
the transfer of traditional knowledge geleneksel bilginin aktarılması
traditional knowledge initiative geleneksel bilgi girişimi
traditional knowledge practices geleneksel bilgi uygulamaları
-relevant traditional knowledge ilgili geleneksel bilgi
traditional agricultural knowledge geleneksel tarım bilgisi
application knowledge uygulama bilgisi
application of knowledge bilgi uygulaması
knowledge application bilgi uygulaması
application of knowledge systems bilgi sistemlerinin uygulanması
application of a body of highly specialized knowledge uzmanlık bilgisine sahip bir vücudun uygulanması
commercial application of knowledge bilginin ticari uygulaması
application of professional knowledge mesleki bilginin uygulanması
application specific knowledge uygulamaya özel bilgi
application knowledge transfer uygulama bilgi aktarımı
knowledge-base application bilgi tabanı uygulaması
non-traditional geleneksel olmayan
traditional geleneksel
traditional logic geleneksel mantık
traditional marriage geleneksel evlilik
traditional option geleneksel seçenek
traditional policy geleneksel politika
traditional weapon geleneksel silah
traditional approach geleneksel yaklaşım
traditional gender roles geleneksel cinsiyet rolleri
traditional food geleneksel yemek
traditional dress geleneksel kıyafet
traditional crafts geleneksel el sanatları
traditional media geleneksel medya
in the traditional sense geleneksel anlamda
traditional healer geleneksel şifacı
traditional costume geleneksel kostüm
traditional view geleneksel görünüm
traditional chinese geleneksel çince
traditional dishes geleneksel yemekler
traditional trade geleneksel ticaret
traditional birth attendants geleneksel doğum görevlileri
harmful traditional practices zararlı geleneksel uygulamalar
traditional lands geleneksel topraklar