passive-aggressive personality disorder

passive-aggressive personality disorder teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
passive-aggressive personality disorder pasif agresif kişilik bozukluğu

passive-aggressive personality disorder terimi için benzer kelimeler ve anlamları

passive-aggressive personality pasif agresif kişilik
passive-aggressive pasif agresif
passive aggressive pasif agresif
passive aggressive behavior pasif agresif davranış
passive-dependent personality pasif bağımlı kişilik
passive personality principle pasif kişilik ilkesi
active and passive personality principle aktif ve pasif kişilik ilkesi
antisocial personality disorder antisosyal kişilik bozukluğu
borderline personality disorder sınırda kişilik bozukluğu
histrionic personality disorder histriyonik kişilik bozukluğu
personality disorder kişilik bozukluğu
avoidant personality disorder çekingen kişilik bozukluğu
narcissistic personality disorder narsistik kişilik bozukluğu
multiple personality disorder çoklu kişilik bozukluğu
schizoid personality disorder şizoid kişilik bozukluğu
paranoid personality disorder paranoyak kişilik bozukluğu
dependent personality disorder bağımlı kişilik bozukluğu
schizotypal personality disorder şizotipal kişilik bozukluğu
cluster b personality disorder küme b kişilik bozukluğu
obsessive-compulsive personality disorder obsesif kompulsif kişilik bozukluğu
compulsive personality disorder zorlayıcı kişilik bozukluğu
later antisocial personality disorder daha sonra antisosyal kişilik bozukluğu
those with a personality disorder kişilik bozukluğu olanlar
personality disorder occurs kişilik bozukluğu oluşuyor
aggressive agresif
aggressive infantile fibromatosis agresif infantil fibromatoz
aggressive mimicry agresif taklitçilik
non-aggressive saldırgan olmayan
over-aggressive aşırı agresif
pseudo-aggressive yalancı agresif
aggressive growth agresif büyüme
aggressive goals agresif hedefler
aggressive treatment agresif tedavi
aggressive approach agresif yaklaşım
aggressive pricing agresif fiyatlandırma
aggressive environment agresif çevre
aggressive tax planning agresif vergi planlaması
aggressive schedule agresif program
aggressive targets agresif hedefler
aggressive marketing agresif pazarlama
aggressive timeline agresif zaman çizelgesi
aggressive stance saldırgan duruş
aggressive driving agresif sürüş
aggressive growth fund agresif büyüme fonu
aggressive behavior saldırgan davranış
overly aggressive aşırı agresif
aggressive investment agresif yatırım
aggressive media agresif medya
aggressive enforcement saldırgan yaptırım
aggressive water agresif su