| without giving you advance notice |
size önceden haber vermeden |
without giving you advance notice terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| without giving advance notice |
önceden haber vermeksizin |
| giving advance notice |
önceden haber vermek |
| giving notice six months in advance |
altı ay önceden haber vermek |
| without notice and without liability to you |
bildirimde bulunmaksızın ve size sorumluluk olmadan |
| without giving notice |
haber vermeden |
| without giving previous notice |
önceden haber vermeksizin |
| without giving the required notice |
gerekli bildirimi vermeden |
| without advance notice |
önceden haber vermeksizin |
| without providing advance notice to |
önceden haber vermeksizin |
| without cause or advance notice |
sebep veya önceden haber vermeksizin |
| without penalty and without giving any reason |
cezasız ve sebepsiz |
| at any time without notice and without incurring |
herhangi bir zamanda ve önceden bildirimde bulunmaksızın |
| giving you notice |
sana haber vermek |
| giving you reasonable notice |
makul bir bildirimde bulunmak |
| give you advance notice |
sana önceden haber ver |
| provide you with advance notice |
size önceden haber vermek |
| you will be given advance notice |
önceden haber verilecek |
| giving for the sake of giving |
uğruna vererek |
| without any further notice to you |
sana önceden haber vermeksizin |
| in our discretion, without notice to you |
takdirimize bağlı olarak, size haber vermeksizin |
| giving notice |
haber vermek |
| giving of notice |
ihbar vermek |
| by giving written notice |
yazılı bildirimde bulunarak |
| by giving notice |
haber vererek |
| upon giving notice |
haber verdikten sonra |
| with the giving of notice |
tebligatla |
| giving reasonable notice |
makul bir bildirimde bulunmak |
| giving written notice |
yazılı bildirimde bulunmak |
| on giving notice |
haber vermekle |
| party giving notice |
ihbarda bulunan parti |
| upon giving written notice |
yazılı bildirimde bulunduktan sonra |
| giving prior notice |
önceden haber vermek |
| after giving notice |
haber verdikten sonra |
| by giving reasonable notice |
makul bildirimde bulunarak |
| giving notice in writing |
yazılı olarak haber vermek |
| giving of notice or lapse of time |
ihbar veya zaman aşımı |
| by giving notice in writing |
yazılı olarak bildirimde bulunarak |
| giving written notice thereof |
yazılı bildirimde bulunmak |
| the giving of a notice |
ihbar vermek |
| on giving written notice |
yazılı bildirimde bulunmakla |
| giving 30 days notice |
30 gün önceden haber vermek |
| the giving of any notice |
ihbarda bulunmak |
| giving a notice |
haber vermek |
| giving such notice |
böyle bir ihbarda bulunmak |
| giving 14 days notice |
14 gün önceden haber vermek |
| by giving notice of termination |
fesih bildirimi yaparak |
| on giving notice in writing |
yazılı olarak haber vermek üzerine |
| for giving notice |
haber vermek için |
| by giving notice to that effect |
bu etkiyi bildirerek |
| by giving notice thereof |
bildirerek |