the most immediate risk

the most immediate risk teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
the most immediate risk en acil risk

the most immediate risk terimi için benzer kelimeler ve anlamları
immediate loading and immediate restoration acil yükleme ve acil restorasyon
the most immediate concern en acil endişe
most immediate problem en acil sorun
most immediate opportunity en acil fırsat
most immediate step en acil adım
most immediate need en acil ihtiyaç
most immediate obligation en acil yükümlülük
immediate risk acil risk
immediate risk of death ani ölüm riski
at immediate risk of death hemen ölüm riski altında
an immediate risk acil bir risk
risk of immediate harm ani zarar riski
pose an immediate risk acil risk almak
at immediate risk acil risk altında
for the most wild, yet most homely narrative en vahşi, ama en çirkin anlatı için
most at risk en çok risk altında
are most at risk en çok risk altında olan
most-at-risk populations en fazla risk altındaki nüfus
those most at risk en çok risk altındakiler
people most at risk en çok risk altındaki insanlar
at most risk en fazla risk altında
most serious risk en ciddi risk
most critical risk en kritik risk
elderly are most at risk of yaşlılar en fazla risk altındadır
who are most at risk en çok risk altında bulunanlar
most at risk are people en fazla risk altında olan insanlar
most at risk of failing en fazla başarısız olma riski
are at most risk en fazla risk altında
most significant risk en önemli risk
single most important risk tek en önemli risk
carry the most risk en çok riski taşıyan
most important risk factor en önemli risk faktörü
most-at-risk adolescents en fazla risk altındaki ergenler
most high-risk en yüksek risk
most controllable risk factor en kontrol edilebilir risk faktörü
as most at risk en fazla risk altında
risk assessment and risk reduction risk değerlendirmesi ve risk azaltma
liquidity risk is the risk that likidite riski;
and manage risk to be within its risk appetite ve risk iştahı dahilinde olma riskini yönetin
immediate acil
immediate allergy acil alerji
immediate annuity acil gelir
immediate auscultation hemen oskültasyon
immediate constituent acil kurucu
immediate denture acil takma diş
immediate flap ani flep
immediate percussion hemen vurmalı
immediate reaction ani reaksiyon
immediate transfusion acil transfüzyon
for immediate release derhal serbest bırakmak için