and provides services

and provides services teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
and provides services ve hizmet vermektedir

and provides services terimi için benzer kelimeler ve anlamları
provides goods and services mal ve hizmet sağlar
provides services and facilities hizmetler ve tesisler sağlar
provides services hizmet vermektedir
provides support services destek hizmetleri sağlar
provides its services hizmetlerini sunar
provides services for için servisler sağlar
the services it provides sunduğu hizmetler
provides various services çeşitli hizmetler sunar
the company provides services şirket hizmet veriyor
provides legal services yasal hizmetler sunar
provides handling services taşıma hizmetleri sağlar
provides administrative services idari hizmetler sunar
provides advisory services danışmanlık hizmetleri sunar
the firm provides services firma hizmet vermektedir
provides social services sosyal hizmetler sağlar
provides secretariat services to sekretarya hizmetleri
library provides services kütüphane hizmet vermektedir
the services he provides sunduğu hizmetler
provides direct marketing services doğrudan pazarlama hizmetleri sunar
provides a full range of translation services to companies i şirketlere çok çeşitli çeviri hizmetleri sunmaktadır.
provides educational services on konusunda eğitim hizmeti vermektedir.
the office provides services ofis hizmet veriyor
provides logistic services lojistik hizmetler sunar
provides advanced services gelişmiş hizmetler sunar
provides health services sağlık hizmeti vermektedir
supplier provides services tedarikçi hizmet vermektedir
provides prenatal services doğum öncesi hizmetler sunar
provides comprehensive services kapsamlı hizmetler sunar
also provides services ayrıca hizmet vermektedir
provides goods or services mal veya hizmet sağlar
provides his professional services to profesyonel hizmetlerini
provides leadership and direction liderlik ve yönlendirme sağlar
develops and provides geliştirir ve sağlar
provides training and assistance eğitim ve yardım sağlar
provides advice and guidance tavsiye ve rehberlik sağlar
and so provides ve böylece sağlar
provides advice and recommendations tavsiye ve tavsiyeler sunar
the family and medical leave act provides aile ve sağlık izni yasası sağlar
that provides a simple and reliable means to measure bu ölçmek için basit ve güvenilir bir yol sağlar
provides a beginning, a middle, and an end bir başlangıç, bir orta ve bir son sağlar
and provides for the means deemed necessary ve gerekli görülen araçları sağlar
provides comfort and stability konfor ve istikrar sağlar
and provides a guide ve bir rehber sağlar
introduces and provides tanıtır ve sağlar
it covers the entire balance sheet and provides tüm bilançoyu kapsar ve
provides guidance and direction rehberlik ve yönlendirme sağlar
and therefore provides ve bu nedenle sağlar
grows and provides büyür ve sağlar
provides authorization and instructions yetki ve talimatlar sağlar
provides that member states should formulate and apply üye devletlerin formüle edip uygulayabilmesini sağlar