substantial evidence

substantial evidence teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
substantial evidence önemli kanıt

substantial evidence terimi için benzer kelimeler ve anlamları
substantial body of evidence önemli kanıt bütçesi
there is substantial evidence önemli kanıt var
there is substantial evidence that önemli kanıtlar var
substantial empirical evidence önemli ampirik kanıt
substantial evidence that önemli kanıt olduğunu
by substantial evidence önemli kanıtlarla
and there is substantial evidence that chromosome mutations ve kromozom mutasyonlarının olduğuna dair önemli kanıtlar var.
substantial and reliable evidence önemli ve güvenilir kanıt
a substantial body of scientific evidence önemli miktarda bilimsel delil
substantial research evidence önemli araştırma kanıtı
substantial amount of evidence önemli miktarda kanıt
substantial önemli
substantial completion geçici kabul
substantial amount önemli miktarda
substantial progress önemli ilerleme
substantial compliance önemli uyum
substantial part önemli kısım
substantial risk önemli risk
substantial premium önemli prim
substantial increase önemli artış
substantial experience önemli deneyim
substantial proportion önemli oranda
substantial interest önemli ilgi
substantial portion önemli kısım
substantial impact önemli etki
substantial change önemli değişiklik
substantial work önemli iş
substantial resources önemli kaynaklar
substantial damage önemli hasar
substantial performance önemli performans
substantial equivalence önemli eşdeğerlik
substantial costs önemli maliyetler
substantial breach önemli ihlal
substantial number önemli sayı
substantial growth önemli büyüme
substantial investment önemli yatırım
substantial benefits önemli faydalar
substantial value önemli değer
substantial savings önemli tasarruf
substantial assets önemli varlıklar
substantial grounds önemli gerekçeler
substantial amendment önemli değişiklik
substantial effect önemli etki
more substantial daha önemli
substantial support önemli destek
substantial time önemli zaman
substantial failure önemli başarısızlık
substantial meal önemli yemek
substantial burden önemli yük
substantial improvement önemli gelişme