at two separate times

at two separate times teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
at two separate times iki ayrı zamanda

at two separate times terimi için benzer kelimeler ve anlamları
at separate times ayrı zamanlarda
three separate times üç ayrı zaman
two separate iki ayrı
two separate occasions iki ayrı durum
two separate days iki ayrı gün
on two separate days iki ayrı günde
two separate groups iki ayrı grup
two separate procedures iki ayrı prosedür
two separate sets of iki ayrı set
two separate complaints iki ayrı şikayet
the tying and tied goods are two separate products bağlama ve bağlı ürünler iki ayrı üründür
two separate sections iki ayrı bölüm
two separate contracts iki ayrı sözleşme
two separate agreements iki ayrı anlaşma
separate into two groups iki gruba ayırmak
two separate beds iki ayrı yatak
two separate light paths iki ayrı ışık yolu
in two separate cases iki ayrı durumda
two separate systems iki ayrı sistem
two separate domain iki ayrı etki alanı
two separate channels iki ayrı kanal
two separate windings iki ayrı sargı
two separate words iki ayrı kelime
two separate tubes iki ayrı tüp
two separate proposals iki ayrı teklif
two separate sectors iki ayrı sektör
two separate halves iki ayrı yarı
two separate visits iki ayrı ziyaret
two separate orders iki ayrı sipariş
two separate policies iki ayrı politika
two separate amounts iki ayrı miktar
between two separate iki ayrı arasında
two separate items iki ayrı ürün
two separate incidents iki ayrı olay
two separate paths iki ayrı yol
in two separate trips iki ayrı yolculukta
two separate parts iki ayrı parça
two separate, but related iki ayrı, ancak ilişkili
it was the best of times, it was the worst of times en iyi zamanlardı, en kötü zamanlardı.
from times to times zaman zaman
good times, bad times iyi zamanlar, kötü zamanlar
these times are not the times bu zamanlar zaman değil
x times y times x kez y kez
two times iki kere
two times a week haftada iki kez
two times more iki kat daha
two and a half times iki buçuk kez
two times a year yılda iki kere
two times in a row üst üste iki kez
two times a day günde iki kez