eating healthful foods

eating healthful foods teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
eating healthful foods sağlıklı besinler yemek

eating healthful foods terimi için benzer kelimeler ve anlamları
healthful foods sağlıklı besinler
healthful eating plan sağlıklı beslenme planı
healthful eating sağlıklı beslenme
diets rich in whole grain foods and other plant foods tam tahıllı ve diğer bitkisel gıdalar bakımından zengin diyetler
healthful sağlıklı
healthful living sağlıklı yaşam
safe and healthful güvenli ve sağlıklı
healthful workplace sağlıklı iş yeri
very healthful çok sağlıklı
healthful lifestyle sağlıklı yaşam tarzı
healthful snacks sağlıklı atıştırmalıklar
safe and healthful working conditions güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları
maintain a healthful diet sağlıklı bir diyet sürdürmek
healthful life sağlıklı yaşam
healthful benefits sağlıklı faydalar
healthful ingredients sağlıklı malzemeler
healthful choices sağlıklı seçimler
healthful attributes sağlıklı özellikler
healthful recovery sağlıklı iyileşme
healthful menu sağlıklı menü
foods gıdalar
whole foods tüm gıdalar
starchy foods nişastalı yiyecekler
functional foods işlevsel yemekler
sugary foods şekerli gıdalar
protein foods proteinli gıdalar
plant-based foods bitkisel gıdalar
whole foods market organik gıda pazarı
whole grain foods tahıl gıdaları
trigger foods yiyecekleri tetiklemek
consumer foods tüketici yiyecekleri
acidic foods asitli yiyecekler
common foods ortak besinler
luxury foods lüks yiyecekler
nutrient-dense foods besin yoğun gıdalar
foods and beverages yiyecekler ve içecekler
crunchy foods kıtır kıtır yemekler
energy-dense foods enerji yoğun gıdalar
highly processed foods yüksek işlenmiş gıdalar
high protein foods yüksek proteinli gıdalar
diet foods diyet yiyecekleri
foods and nutrition yiyecekler ve beslenme
different foods farklı yiyecekler
exotic foods egzotik yiyecekler
kraft foods ambalajlı gıdalar
nutrient-rich foods besin açısından zengin besinler
potentially hazardous foods potansiyel olarak tehlikeli gıdalar
deputy commissioner for foods gıdalar için komisyon üyesi yardımcısı
certain foods bazı yiyecekler
sad foods üzgün yiyecekler