near-term supply

near-term supply teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
near-term supply kısa vadeli tedarik

near-term supply terimi için benzer kelimeler ve anlamları
near term and long term yakın ve uzun vadeli
near-term yakın dönem
in the near term yakın dönemde
near-term inflation kısa vadeli enflasyon
near-term outlook yakın dönem görünüm
over the near term yakın vadede
very near term çok yakın dönem
near-term growth kısa vadeli büyüme
for the near term yakın vadede
near to medium term orta vadeye yakın
near-term future yakın vadeli gelecek
near term prospects yakın vadeli beklentiler
near-term opportunities yakın vadeli fırsatlar
near term focus yakın dönem odak
near and long term yakın ve uzun vadeli
near-term action yakın vadeli işlem
near-term technologies yakın vadeli teknolojiler
near-term risk kısa vadeli risk
near-term objective yakın vadeli amaç
substantial near-term önemli yakın dönem
near term maturities kısa vadeli vadeler
near-term targets yakın vadeli hedefler
near-term potential yakın vadeli potansiyel
near term projects yakın dönem projeler
near term activities yakın dönem faaliyetler
near-term challenge yakın dönem mücadelesi
near-term newborn infant yakın dönem yenidoğan
near-term benefits kısa vadeli faydalar
of near-term growth kısa vadeli büyüme
near-term earnings kısa vadeli kazançlar
near-term debt kısa vadeli borç
near-term climate change kısa vadeli iklim değişikliği
immediate near term hemen yakın dönem
near-term goals yakın vadeli hedefler
in the near to medium term orta vadede
near short term kısa vadeli
n the near term n yakın vadede
near-term priorities yakın vadeli öncelikler
fairly near term oldukça yakın dönem
near-term demand kısa vadeli talep
as near-term yakın dönem olarak
near-term prospects of the issuer ihraççının yakın vadeli umutları
near-term policy yakın vadeli politika
in a near term future yakın vadede
near-term policies yakın vadeli politikalar
near term need kısa vadeli ihtiyaç
expected near-term beklenen yakın vadeli
near-term priority yakın vadeli öncelik
risks to near-term yakın vadeli riskler
near-term rebound yakın dönem toparlanma