culture of lawfulness

culture of lawfulness teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
culture of lawfulness yasallık kültürü

culture of lawfulness terimi için benzer kelimeler ve anlamları
lawfulness yasallık
challenge the lawfulness yasallığa meydan okumak
as to the lawfulness kanunlara gelince
fairness and lawfulness adalet ve yasallık
control the lawfulness yasallığı kontrol etmek
lawfulness of decisions kararların yasallığı
principle of lawfulness and purpose yasallık ilkesi ve amacı
there is no right to challenge the lawfulness of detention tutukluluğun yasallığına itiraz etme hakkı yoktur
challenged the lawfulness of yasallığına meydan okudu
lawfulness of processing işlemin yasallığı
lawfulness or appropriateness yasallık veya uygunluk
lawfulness of a practice bir uygulamanın yasallığı
legality, lawfulness yasallık, yasallık
unable to review the lawfulness yasallığı gözden geçirememek
contest the lawfulness kanunlara itiraz etmek
from culture to culture kültürden kültüre
battle-ax culture savaş baltası kültürü
blame culture suçlama kültürü
canteen culture kantin kültürü
cell culture hücre kültürü
club culture kulüp kültürü
compensation culture tazminat kültürü
corporate culture şirket kültürü
culture kültür
culture area kültür alanı
culture center kültür merkezi
culture clash kültür çatışması
culture complex kültür kompleksi
culture diffusion kültür difüzyonu
culture factor kültür faktörü
culture hero kültür kahramanı
culture jamming kültür sıkışması
culture medium kültür ortamı
culture pattern kültür kalıbı
culture shock kültür şoku
culture specific syndrome kültüre özgü sendrom
culture trait kültür özelliği
culture vulture kültür manyağı
culture war kültür savaşı
culture-free test kültürsüz test
culture-shocked kültür-şok
desert culture çöl kültürü
dorset's culture egg medium dorset kültür yumurta ortamı
ethical culture etik kültür
fish culture balık kültürü
material culture maddi kültür
mixed lymphocyte culture test karışık lenfosit kültür testi
nonmaterial culture maddi olmayan kültür
organ culture organ kültürü
organizational culture organizasyon kültürü