has largely remained the same

has largely remained the same teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
has largely remained the same büyük ölçüde aynı kaldı

has largely remained the same terimi için benzer kelimeler ve anlamları
remained largely the same büyük ölçüde aynı kaldı
has remained largely confined büyük ölçüde kapalı kaldı
has remained the same aynı kaldı
has remained mostly the same çoğunlukla aynı kaldı
remained largely unchanged büyük ölçüde değişmeden kaldı
remained largely büyük ölçüde kaldı
have largely remained büyük ölçüde kalmış
remained largely invisible büyük ölçüde görünmez kaldı
remained largely flat büyük ölçüde düz kaldı
remained largely peaceful büyük ölçüde huzurlu kaldı
had remained largely peaceful u büyük ölçüde huzurlu kalmıştı
have remained largely unknown, büyük oranda bilinmeyen kalmıştır,
remained largely confined to büyük ölçüde sınırlı kaldı
had remained largely unchanged büyük ölçüde değişmeden kalmıştı
remained the same aynı kaldı
have remained the same aynı kaldı
remained about the same aynı kaldı
remained exactly the same tamamen aynı kaldı
remained at the same level aynı seviyede kaldı
remained practically the same pratikte aynı kaldı
had remained the same aynı kalmıştı
remained almost the same neredeyse aynı kaldı
remained much the same aynı kaldı
i remained in the same situation aynı durumda kaldım
largely the same büyük ölçüde aynı
is largely the same büyük ölçüde aynı
has remained kaldı
it has remained kaldı
has remained high yüksek kaldı
has remained elusive belirsiz kaldı
has remained unchanged değişmeden kaldı
has remained constant sabit kaldı
has remained stable kararlı kaldı
has been remained kalmıştır
has remained stagnant durgun kaldı
has remained flat düz kaldı
has remained steady sabit kaldı
has remained true doğru kaldı
has remained controversial tartışmalı kaldı
has remained fairly stable oldukça kararlı kaldı
has remained strong güçlü kaldı
has remained virtually unchanged neredeyse hiç değişmedi
has remained consistently high sürekli yüksek kaldı
has remained focused odaklı kaldı
has remained limited sınırlı kaldı
has remained stuck sıkışmış kaldı
a grievance that has remained unresolved çözülmemiş bir şikayet
has remained mysterious gizemli kalmıştır
situation has remained durum kalmıştır
growth has remained büyüme devam etti