in its pure form

in its pure form teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
in its pure form saf haliyle

in its pure form terimi için benzer kelimeler ve anlamları

its pure form saf hali
to the pure all things are pure saf olan her şey saf olan
in pure form saf halde
pure art form saf sanat formu
in their pure form saf halde
in a pure form saf halde
commercially pure form ticari olarak saf form
particularly pure form özellikle saf form
in its pure state saf haliyle
art in its pure state saf haliyle sanat
due to its its, its onun yüzünden
form for form overlay form kaplaması için form
in its current form şimdiki haliyle
in its present form şimdiki haliyle
in its simplest form en basit haliyle
its current form şimdiki şekli
in its purest form en saf haliyle
its present form şimdiki şekli
in its raw form ham haliyle
in its most basic form en temel haliyle
in its actual form asıl haliyle
in its basic form temel biçimde
in its worst form en kötü haliyle
its purest form en saf hali
in its strongest form en güçlü haliyle
in its draft form taslak halinde
in its most general form en genel haliyle
its legal form yasal şekli
its most basic form en temel şekli
in its original form orijinal haliyle
in its most extreme form en uç haliyle
in its reduced form azaltılmış haliyle
in its finest form en iyi haliyle
in its truest form en gerçek haliyle
its modern form modern şekli
in its extreme form aşırı biçimde
takes its form şeklini alır
in its approved form onaylanmış haliyle
books or records relating to a form or its instructions must forma veya talimatlara ilişkin kitap veya kayıtların
its severe form ağır şekli
in its classical form klasik haliyle
take its form şeklini al
have retained its original form orijinal halini korumuş
in its form and şeklinde ve
agreement in its original form orijinal haliyle anlaşma
whatever its form formu ne olursa olsun
books or records relating to a form or its instructions bir form veya talimatlarla ilgili kitap veya kayıtlar
redouble its efforts to prevent any form of discrimination her türlü ayrımcılığı önleme çabalarını iki katına çıkarmak
in its existing form mevcut haliyle
in its concentrated form konsantre halde