elevated intracranial pressure

elevated intracranial pressure teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
elevated intracranial pressure yüksek kafa içi basıncı

elevated intracranial pressure terimi için benzer kelimeler ve anlamları

intracranial pressure kafa içi basınç
increased intracranial pressure kafa içi basınç artışı
raised intracranial pressure kafa içi basıncı yükseltilmiş
intracranial pressure monitoring kafa içi basıncı izleme
intracranial pressure monitor kafa içi basınç monitörü
increases in intracranial pressure kafa içi basıncında artışlar
intracranial intrakranial
intracranial cavity kafa içi boşluğu
intracranial hemorrhage kafa içi kanama
intracranial hypertension intrakraniyal hipertansiyon
intracranial bleeding kafa içi kanama
intracranial disorders kafa içi bozuklukları
intracranial aneurysm kafa içi anevrizması
intracranial injury kafa içi yaralanma
intracranial tumor kafa içi tümör
idiopathic intracranial hypertension idiyopatik intrakraniyal hipertansiyon
intracranial haemorrhage kafa içi kanama
intracranial mass kafa içi kitle
intracranial bypass kafa içi bypass
intracranial shunt intrakraniyal şant
intracranial arterial kafa içi arteryel
elevated blood pressure yüksek tansiyon
elevated pressure yüksek basınç
elevated pulmonary pressure yüksek pulmoner basınç
elevated yüksek
elevated railroad yüksek demiryolu
elevated railway yüksek demiryolu
elevated mood yüksek ruh hali
elevated work yüksek iş
elevated liver enzymes yüksek karaciğer enzimleri
slightly elevated biraz yükseltilmiş
elevated risk yüksek risk
elevated position yükseltilmiş pozisyon
elevated privileges yükseltilmiş ayrıcalıklar
markedly elevated belirgin bir şekilde yükseltilmiş
elevated highway yükseltilmiş otoyol
elevated work platform yükseltilmiş çalışma platformu
elevated tank yükseltilmiş tank
elevated platform yükseltilmiş platform
elevated off yükseldi
elevated floor yükseltilmiş döşeme
elevated levels yüksek seviyeler
elevated temperature yükselmiş sıcaklık
elevated triglycerides yüksek trigliseritler
elevated status yükseltilmiş durum
elevated heart rate yüksek kalp atış hızı
severely elevated ciddi derecede yüksek
elevated track yükseltilmiş parkur
elevated view yüksek görünüm
is elevated yükseltilmiş