not able to attend

not able to attend teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
not able to attend katılamamak

not able to attend terimi için benzer kelimeler ve anlamları
i am not able to attend katılamam
i am sorry that i will not be able to attend. katılmayacağım için üzgünüm.
i regret not being able to attend katılamadığım için pişmanım
i'm not able to attend katılamadım
be able to attend katılabilir olmak
able to attend katılabilecek
won't be able to attend katılmayacak
i won't be able to attend katılmam mümkün olmadı
are able to attend katılabilir
i was able to attend katılmayı başardım
i am able to attend katılabilirim
are better able to attend daha iyi katılmak
you are able to attend katılabilirsin
was able to attend 100% attendance % 100 devam katılabildi
e able to attend a meeting e bir toplantıya katılabilir
be able to attend the meeting toplantıya katılabilmek
not not attend the meetings toplantılara katılmamak
able able yapabiliyor
did not attend katılmadı
could not attend katılamadı
i will not attend katılmayacağım
will not attend iştirak etmeyecek
did not attend the meeting toplantıya katılmadı
i did not attend katılmadım
i could not attend katılamadım
may not attend katılmayabilir
do not attend katılmayın
not to attend the meeting toplantıya katılmamak
i could not attend class derse katılamadım
did not attend school okula gitmedi
police may not attend private meetings polis özel toplantılara katılamaz
she will not attend katılmayacak
decision not to attend katılmama kararı
did not wish to attend katılmak istemedi
did not attend high school liseye katılmadı
who do not attend kim katılmıyor
not required to attend katılmak zorunda değil
i have decided not to attend katılmamaya karar verdim
is not permitted to attend katılmak için izin verilmez
should not attend katılmamalı
not attend any class hiçbir sınıfa katılmamak
did not attend classes derslere katılmadı
i would not attend katılmazdım
shall not attend katılmayacak
not able dikkate değer
may not be able to mümkün olmayabilir
not being able to yapamamak
will not be able uygun olmayacak
is not able mümkün değil
we are not able to yapamıyoruz