possible prolongation

possible prolongation teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
possible prolongation olası uzama

possible prolongation terimi için benzer kelimeler ve anlamları
prolongation uzatma
qtc prolongation qtc uzaması
contract prolongation sözleşme uzaması
prolongation of life hayatın uzaması
prolongation of the contract sözleşmenin uzatılması
non prolongation uzamama
prolongation of hospitalisation hastanede yatış süresinin uzaması
qtc interval prolongation qtc aralığı uzaması
in case of prolongation uzatma durumunda
prolongation of working life çalışma ömrünün uzaması
prolongation of a previous önceki sürenin uzatılması
prolongation of the validity geçerlilik süresinin uzatılması
prolongation over time zamanla uzama
prolongation stamp uzatma damgası
cryopreservation means prolongation of the storage life of dondurarak saklama, depolama ömrünün uzaması anlamına gelir.
significant prolongation önemli uzama
prolongation of the credit kredinin uzatılması
prolongation of qtc interval qtc aralığının uzaması
prolongation of the mandate görev süresinin uzatılması
without prolongation uzama olmadan
as far as possible olabildiğince uzağa
logically possible mantıksal olarak mümkün
possible mümkün
possible world olası dünya
as soon as possible en kısa sürede
as much as possible mümkün olduğunca
if possible eğer mümkünse
where possible nerede mumkunse
whenever possible her ne zaman mümkünse
to the extent possible mümkün olduğu ölçüde
wherever possible mümkün olan her yerde
when possible mümkün olunca
would it be possible mümkün olabilir mi
as many as possible mümkün olduğunca
as possible olabildiğince
as quickly as possible olabildiğince çabuk
as long as possible mümkün olduğunca
make possible mümkün kıl
if at all possible eğer mümkünse
is it possible mümkün mü
as early as possible mümkün olduğu kadar erken
it is possible bu mümkün
if it is possible eğer mümkünse
as often as possible mümkün olduğu kadar sık
as closely as possible olabildiğince yakın
make it possible onu imkanlı kıl
as close as possible mümkün olduğunca yakın
as fast as possible mümkün olduğunca hızlı
made possible mümkün kıldı
to the greatest extent possible mümkün olduğu kadar