like you usually do

like you usually do teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
like you usually do genelde yaptığın gibi

like you usually do terimi için benzer kelimeler ve anlamları
usually like genellikle
i usually like to genellikle severim
they usually like genellikle severler
i would like a like you senin gibi bir şey istiyorum
you usually sen genelde
how often do you usually ne sıklıkla yaparsın
you will usually genellikle
do you usually spend genellikle harcıyor musun
you don't usually genellikle değilsiniz
you can usually tell genellikle söyleyebilirsin
usually you can genellikle yapabilirsin
you are usually sen genellikle
as you usually did genelde yaptığın gibi
usually what you do genellikle ne yaparsın
you usually make genellikle yaparsın
do you usually come to genellikle gelirmisin
you usually participate genelde katılırsın
you usually use something to genellikle bir şeyler kullanırsın
you usually use genellikle kullanırsın
you usually feel genellikle hissediyorsun
you are usually going genellikle gidiyorsun
you should usually genellikle yapmalısın
you can usually have genellikle alabilirsin
how long do you usually genellikle ne kadar zamandır
you can usually refuse genellikle reddedebilirsin
you're usually genellikle
you don'w usually genellikle
usually you have genellikle sende
so,do you usually come t genelde gelirmisin
would you like me to send you sana göndermemi ister misin
would you like me to call you? seni aramamı ister misin?
you feel like you cannot yapamayacağını hissediyorsun
you make me look like a madman, whom, you can't beni bir deli gibi görünmeye zorluyorsun.
if you would like us to send you an invoice by post, size posta yoluyla bir fatura göndermemizi isterseniz,
you feel like you're sitting right there tam orada oturmuş gibi hissediyorsun
however, you can say what you like on paper, but actions speak louder than words
like father, like son babasının oğlu
like for like beğenirsen beğenirim
like father like son babasının oğlu
like-for-like sales benzeri satışlar
like with like gibi gibi
like for like basis benzer temeli gibi
like attracts like gibi çeker gibi
like mother like daughter anasına bak kızını al
like cures like gibi tedaviler gibi
compare like with like benzeyen ile karşılaştır
like-for-like comparison benzer karşılaştırma
on a like for like basis benzer şekilde
like for like growth benzer büyüme için gibi
like-for-like replacement benzeri değiştirme