i introduce you to him

i introduce you to him teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
i introduce you to him seni onunla tanıştırırım

i introduce you to him terimi için benzer kelimeler ve anlamları
introduce you to him seni onunla tanıştırmak
introduce him onu tanıt
introduce me to him beni onunla tanıştır
introduce him-herself kendini tanıtmak
i introduce him to onu tanıştırıyorum
i can introduce him onu tanıtabilirim
introduce you to sizi takdim edeyim
let me introduce you seni tanıtayım
introduce myself to you kendimi tanıtmak
will introduce you to size tanıtacağım
we introduce you size tanıtıyoruz
i introduce you to sana tanıtırım
i am pleased to introduce you size tanıtmaktan memnunum
introduce you with size tanıtmak
i will introduce you to seni tanıtacağım
i'll introduce you size tanıtıcam
we are pleased to introduce you size tanıtmak için mutluyuz
like to introduce you sana tanıtmak isterim
would like to introduce you size tanıtmak isterim
we will introduce you size tanıtacağız
let us introduce you to size tanıtmamıza izin verin
could you introduce yourself kendini tanıtır mısın
i hope to introduce you seni tanıtmayı umuyorum
encourage you to introduce tanıtmak için teşvik
briefly introduce you to kısaca sizi tanıtmak
proud to introduce you seni tanıtmaktan gurur duyuyorum
i can introduce you seni tanıtabilirim
in which you introduce içinde tanıttığın
introduce you to the program sizi programla tanıştırmak
we intend to introduce you size tanıtmak istiyoruz
introduce you to the country sizi ülkeyle tanıştırmak
you must introduce tanıtmalısın
i intend to introduce you seni tanıtmak istiyorum
they will introduce you to seni tanıtacaklar
before you introduce tanıtmadan önce
intended to introduce you sizi tanıtmak niyetinde
first let me introduce you to ilk önce seni tanıtayım
i introduce you my company size şirketimi tanıtırım
introduce you to the history of tarihini tanıtmak
i'm glad to introduce you sizi tanıtmaktan memnunum
want to introduce you seni tanıtmak istiyorum
i would introduce you sana tanıtırım
love him or hate him onu sev ya da nefret et
it likes him him ondan hoşlanıyor
him him a shot ona bir şans
him and him alone o ve o yalnız
you can lead a horse to water, but you can't make him drink. bir atı suya götürebilirsin, ama onu içmesini sağlayamazsın.
introduce takdim etmek
introduce myself kendimi tanıt
introduce yourself kendini tanıt