travelling salesperson

travelling salesperson teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
travelling salesperson gezici satış elemanı

travelling salesperson terimi için benzer kelimeler ve anlamları
salesperson satis elemani
traveling salesperson gezici satış elemanı
retail salesperson perakende satış elemanı
shop salesperson market satış elemanı
top salesperson üst satış elemanı
commissioned salesperson görevlendirilmiş satış elemanı
telephone salesperson telefon satıcısı
technical salesperson teknik satış elemanı
parts salesperson parça satıcısı
a salesperson bir satış elemanı
door-to-door salesperson kapıdan kapıya satış elemanı
successful salesperson başarılı satış elemanı
real estate salesperson emlak satıcısı
i.t. salesperson o. satis elemani
training a salesperson satış görevlisi yetiştirmek
as a salesperson satış elemanı olarak
institutional securities salesperson kurumsal menkul kıymet satış elemanı
employee salesperson çalışan satış elemanı
local salesperson yerel satış elemanı
most effective salesperson en etkili satış elemanı
securities salesperson menkul kıymet satış elemanı
automotive salesperson otomotiv satış elemanı
travel salesperson seyahat satış elemanı
travelling seyahat
travelling people seyahat eden insanlar
travelling salesman seyyar satıcı
travelling wave gezici dalga
travelling-wave tube hareketli dalga borusu
travelling expenses seyahat masrafları
travelling time seyahat zamanı
travelling crane gezer vinç
travelling block gezici blok
i love travelling seyahat etmeyi seviyorum
i like travelling seyahat etmeyi seviyorum
travelling abroad yurtdışı seyehati
travelling around dolaşmak
travelling public halka seyahat
travelling direction seyahat yönü
travelling companion seyahat arkadaşı
while travelling seyahat ederken
travelling allowance seyahat ödeneği
travelling through içinden seyahat
when travelling seyahat ederken
overhead travelling crane havai gezer vinç
travelling costs seyahat masrafları
travelling grate seyahat ızgarası
travelling exhibition gezici sergi
travelling speed sürüş hızı
i am travelling yolculuk yapıyorum
i will be travelling seyahat edeceğim