| ne demek istediğimi göreceksiniz |
you'll see what i mean |
ne demek istediğimi göreceksiniz terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| sen istediğimi bilmiyorsun istediğimi |
you don t know want i want |
| ne demek istediğimi biliyorsun |
u know what i mean |
| ne demek istediğimi biliyorsun |
know what i mean |
| ne demek istediğimi biliyorsun |
you know i mean |
| ne demek istediğimi anlayın |
understand what i mean |
| ne demek istediğimi biliyorum |
i know what i mean |
| ne demek istediğimi anlarsan |
if you get what i mean |
| demek istediğimi anladım |
understood to mean that |
| ne demek istediğimi |
what is meant by saying that |
| ne demek istediğimi tanımlamak önemlidir. |
it's important to define what i mean by |
| ne demek istediğimi anlayamıyorum |
cannot understand what i mean |
| derken ne demek istediğimi |
what i mean when i say |
| kim demek istediğimi biliyorum |
know who i mean |
| demek istediğimi biliyorsun |
u know that i mean |
| ne demek istediğimi |
what i intended to say |
| ne demek istediğimi kavradım |
grasped what i meant |
| ne demek istediğimi anlayacaksın |
you will see what i mean |
| ancak, ne demek istediğimi |
however, what i meant |
| nedenini göreceksiniz |
you'll see why |
| bunu göreceksiniz |
you'll see that |
| bunu göreceksiniz |
will see to it that |
| sonra göreceksiniz |
then you'll see |
| talimatları göreceksiniz |
instructions you will see |
| hiç göreceksiniz |
you'll ever see |
| göreceksiniz |
will see become |
| aşağıdakileri göreceksiniz |
you will see the following |
| yakın gelecekte göreceksiniz |
you will see in the near future |
| düğmesini göreceksiniz |
you will notice the button |
| rekor sayısını göreceksiniz |
will see a record number of |
| daha fazla genişleme göreceksiniz |
will see further expansion |
| oluşturulması göreceksiniz |
will see the creation of |
| yakında sonuçları göreceksiniz |
you will soon see the results |
| önemli değişiklikler göreceksiniz |
will see significant changes |
| ne istediğimi biliyorum |
i know what i want |
| istediğimi yap |
do as i want |
| istediğimi yaparım |
i do as i please |
| istediğimi yap |
do as i like |
| istediğimi hissediyorum |
i feel i want to |
| seni öpmek istediğimi söyledim |
i said i want to kiss you |
| istediğimi elde ederim |
i get what i want |
| istediğimi yap |
do as i wish |
| istediğimi yap |
do as i please |
| istediğimi yap |
do as i ask |
| her zaman istediğimi alamıyorum |
i can't always get what i want |
| çalışmak istediğimi biliyordum |
i knew that i wanted to work |
| her zaman istediğimi elde ederim |
i always get what i want |
| onlara istediğimi söyledim |
i told them i want |
| ne istediğimi biliyorsun |
you know what i want |
| istediğimi biliyordum |
i knew i want to |
| istediğimi al |
have what i want |